alamet
1 . Belirti, işaret, iz, nişan:
"Komşunun kızında da bir zamandır, sabırsızlık, taşkınlık alametleri çoğalmıştı."- R. H. Karay.
2 . mecazBüyüklük, irilik bakımından şaşılacak durumda olan nesne.
alamet
Türkçe alamet kelimesinin İngilizce karşılığı.
n. sign, mark, symbol
n. sign, mark, augury, omen, presage, prognostication
alamet
belirti, im, iz, nişan.
büyüklük, irilik bakımından şaşılacak durumda olan şey.
alamet
Türkçe alamet kelimesinin Fransızca karşılığı.
énorme, marque, insigne
alamet
Türkçe alamet kelimesinin Almanca karşılığı.
n. Vorbedeutung
alamet
(Arapça) Kadın ismi 1. İşaret, iz, nişan. 2. Remiz, sembol. 3. Belirti, emare. 4. Çok iri, şaşılacak büyüklükte (mec.).