Alexander

İskender (20 Temmuz 356 BCE (Julian) - 10 Haziran 323 BCE (Julian) Babil), asıl adıyla Makedonyalı III. Aleksandros (Grekçe: Αλέξανδρος Γʹ ὁ Μακεδών, Aleksandros III ho Makedon) ya da yaygın adıyla Büyük İskender (Grekçe: Ἀλέξανδρος ὁ Μέγας, Aleksandros ho Megas), antik Yunan Makedonya krallığının kralı (basileus) ve Argead hanedanlığının bir üyesiydi. Milattan önce 356'da Pella'da doğdu ve 20 yaşında babası II. Filip yerine tahta geçti. İktidarının uzun yıllarını Güneybatı Asya ve Kuzeydoğu Afrika'da eşi benzeri görülmemiş bir seferle geçirdi ve 30 yaşına geldiğinde Yunanistan'dan Kuzeybatı Hindistan'a kadar uzanan antik dünyanın en büyük imparatorluklarından birini yarattı. Girdiği hiçbir muharebede yenilmeyen Büyük İskender, pek çok kişi tarafından tarihin en başarılı askeri komutanlarından birisi olarak kabul edilir.

İskender, gençliğinde 16 yaşına kadar Aristo tarafından eğitim gördü. MÖ 336'da Filip'in suikaste uğramasından sonra babasının yerine tahta geçerek güçlü bir krallık ve deneyimli bir ordunun mirasına kondu. İskender Yunanistan'ın Lideri unvanıyla ödüllendirildi ve bu yetkiyi babasının Pers İmparatorluğu'nun fethi için Yunanları bir araya getirmeyi amaçlayan pan-Helenistik tasarısını hayata geçirmek için kullandı. MÖ 334'te Ahameniş İmparatorluğu'nu (Pers İmparatorluğu) işgal etti ve 10 yıl sürecek olan bir dizi sefere başladı. Anadolu'nun fethine müteakiben İskender bir dizi belirleyici savaştan sonra, özellikle İssos ve Guagamela'da, Pers İmparatorluğu'u perişan etti. Daha sonra Pers Kralı III. Darius'u devirdi ve Ahameniş İmparatorluğu'nu tamamen fethetti. Gelinen noktada imparatorluğu Adriyatik Denizi'nden Beas Nehrine kadar uzanmaktaydı.

İskender "dünyanın sonu ve Büyük Dış Deniz"e ulaşmak için uğraştı ve MÖ 326'da Hydapses Muharabesi'nde Pauravas'a karşı önemli bir zafer kazanarak Hindistan'ı işgal etti. En sonunda vatan hasreti çeken birliklerinin talebi üzerine geri döndü ve MÖ 323'te başkenti ilan etmeyi planladığı Babil'de Arabistan'ın işgalini tasarladığı seferlerini hayata geçiremeden öldü. Ölümünü takip eden yıllarda İskender'in hayatta kalan generalleri ve varisleri olan Diadohoiler tarafından yönetilen birçok devletin kurulmasına yol açan bir dizi iç savaş imparatorluğunu parçalara ayırdı.

İskender'in mirası, fetihlerinin meydana getirdiği Greko-Budizm gibi kültürel difüzyonizm ve senkretizmi içinde barındırır. Kendi adını taşıyan 20 kadar şehir kurdu. Bunlardan en önemlisi Mısır'da İskenderiye'dir. İskender'in Yunan kolonicileri yerleştirmesi sonucu doğuda Yunan kültürünün yayılması, etkisi MS 15. yy'ın ortalarında Bizans İmparatorluğu'nun geleneklerinde ve 1920'lerdeki Rum soykırımına ve nüfus mübadelesine kadar Orta ve Doğu Anadolu'da Yunanca konuşan toplulukların varlıklarında hala belirgin olan yeni bir Helenik medeniyete sebep verdi. İskender, Akhilleus gibi klasik bir kahraman olarak efsaneleşti ve hem Yunan olan hem de Yunan olmayan kültürlerin tarihlerinde ve efsanelerinde ön plana çıktı. Girdiği hiçbir savaşta mağlup olmamasından ötürü askeri liderlerin kendilerini kıyasladıkları bir ölçü oldu. Dünya çapındaki askeri akademiler hala taktiklerini öğretmektedir. Tarihteki en nüfuzlu kişilerden birisi olmuştur.

Bu konuda henüz görüş yok.
Görüş/mesaj gerekli.
Markdown kullanılabilir.