denk
1 . Yük hayvanlarının sağ ve soluna konulan iki yük parçasından her biri:"Yükün bir dengi fasulye, bir dengi nohut."-
2 . Yatak, yorgan, kumaş vb. eşyanın sarılıp bağlanmasıyla oluşan yük, balya:
"Denklerin üstünde zayıf bir delikanlı hazin bir ayrılık türküsü çağırıyor."- Y. Z. Ortaç.
3 . fizikDestekleri paralel, yönleri aynı, şiddetleri eşit bulunan güçler.
Atasözü, deyim ve birleşik fiiller
denk yapmak denk (II)
sıfat 1 . Ağırlık bakımından eşit olan.
2 . mecazUygun, nitelik yönünden eşit.
Atasözü, deyim ve birleşik fiiller
dengi dengine , dengine getirmek , dengiyle karşılamak , denk düşmek , denk gelmek , denk getirmek