Tarihçe
Hasköy`ün bazı rivaytlere göre bir Ermeni köyü olduğu; Ermeni, Türk ve Kürtler`in birlikte yaşadığı anlatılır. Eski adı Xasko`dur. Rivayete göre ismini köyde yaşayan bir kadından almış ve böyle telafuz edilmiştir. Zamanla günümüzdeki adı olan Hasköy`ü almıştır.Coğrafya
Mahallenin kurulu olduğu bölge, eğimli ve çukur bir bölgedir. Mahallenin ortasından ufak bir dere geçmekte ve mahalleyi ikiye ayırmaktadır. Mahalle önceden ceviz ağaçlarıyla kaplıdır fakat günümüzde kuruyan ve kesilen ağaçlar köyü boş bir araziye çevirmiştir.Hasköy Kaplıcaları
HASKÖY, HOZAVİT ve HOROR ILICA SULARININ ÖZELLİKLERİ"Volkanizmanın yaygın olduğu jeolojik yapısı nedeli ile Türkiye sıcak su kaynakları bakımından zengin bir ülkedir. Şimdiye kadar bilinen ve tanımlanan kaynakların sayısı 1.300 civarında bulunmaktadır. Eskiden beri çeşitli amaçlarla, özelikle ağrı ve sızıların tedavisinde yararlanılan sıcak su kaynaklarının önemli bir kısmı Doğu Anadolu`da bulunmaktadır.
İncelenen ılıca kaynakları jeolojik olarak Anadolu`nun Toros teknotik Birliğinin doğu kesiminde yer almaktadır. Burada ana kayaçları oluşturan yaygın üst kretase kireçtaşları, yer yer büyük yayılım gösteren genç bazaltikandezitik volkanitler tarafından kesilirler. Sözkonusu sıcak su kaynakları bu iki kayaç serisinin dokanaklarında bulunmaktadırlar. Büyük olasılıkla birer fay hattını oluşturan Hasköy deresi ile Hupus Çayı bu sulara iletim yolu açmışlardır. Hasköy, Alınyazı ve Sabırtaşı Ilıcaları ilk defa burada ayrıntılı olarak ele alınmaktadır. Amaç, bundan sonra yapılacak araştırmalara temel teşkil edecek veriler elde etmek, bu ılıcaların değerlendirilmesine ve yararlanma olanaklarına dikkat çekmektir.
Araştırma konusu ılıca kaynakları Bingöl`ün Yayladere (Holhol) İlçe`si civarında bulunmaktadır. Hasköy ılıcası Yayladere İlçe merkezinin yaklaşık 5 km güneyinde, Alınyazı (Hozavit) ve Sabırtaşı (Horor) ılıcaları da yaklaşık 25 km doğusunda, Hupus Çayı kıyısında yer almaktadır. Bunlardan Alınyazı Ilıcası, Hupus Çayı`nın hemen güney kıyısında, Sabırtaşı Ilıcası ise da bunun yaklaşık 500 m. kuzeydoğusunda, çayın kuzey kıyısından 100 m mesafede bulunmaktadır. Üç ılıcaya da vasıta ile ulaşılabilmektedir.
Sabırtaşı Ilıcası bir bina ile yıllardan beri gelir sağlayan bir kaplıca haline getirilmiştir. Ancak Alınyazı ve Hasköy ılıcalarında hiçbir modern yapı bulunmamaktadır. Köylüler tarafından havuz haline getirilen bu ılıcalardan çevre halkı sadece şifalı su olarak girmek ve içmek suratiyle yararlanmaktadır.
FİZİKSEL ÖZELLİKLER :
İncelenen ılıca suları gerek fiziksel ve gerekse kimyasal özellikleri bakımından önemli farklılıklar göstermektedirler. Aralarında her hangi bir bağlantı bulunmamakla beraber bazı özellikler batıdan doğuya değişmektedir. Örneğin batıda bulunan Hasköy ılıcasının suyu 33 °C ile en soğuk iken, Alınyazı Ilıcası 46 °C, Sabırtaşı Ilıcası 47 °C ile en sıcak kaynağı teşkil etmektedir. Sabırtaşı Ilıcası suyu kaynak başında ölçüldüğü yere göre birkaç derece daha sıcak olduğu düşünülmektedir. Zira bu kaynağın ölçümleri ancak esas kaynağın yaklaşık 50 m uzağında, suların borularla getirildiği kaplıca havuzu başında yapılabilmiştir. Esas kaynak kapalı tutulduğundan, ölçümlerin yapılması mümkün olmamıştır. Suların farklı sıcaklıkları kaynakların derinliğine ve içinden geçtikleri jeolojik formasyonların akiferine bağlanmaktadır.
pH değerleri de aynı eğilimi göstermektedir. Hasköy Ilıcası suyunun pH (asitlik derecesi) değeri 6,10 ve Alınyazı`nın 6,60 ile az asidik, Sabırtaşı Ilıcasının da 8,30 ile bazik olduğu saptanmıştır. Bu, yükselen kaynak ısılarına bağlı olabileceği gibi doğuya doğru artan kireçtaşları ile kayacın değişen bazik bileşimine de bağlanabilir.
Suların iletkenlikleri batıdan doğuya doğru Hasköy`de 1.619.4, Alınyazı`da 4.977.0 ve Sabırtaşı`nda 5.817.6 umho/cm değerleriyle ısı ve pH`ya uyumlulukları gözlenmektedir. Bu uyumluluk sıcaklıkla artan iyon aktivitesine bağlı olmaktadır. Doğudaki ılıcalarda saptanan daha yüksek iyon değişimleri de bunu kanıtlamaktadır. Bulunan iletkenlik değerlerinin doğruluğu iyonların eşdeğer iletkenlikleriyle kontrol edilmiştir. Yeraltı tatlı sularının ancak 2000 umho/cm`ye ulaşan iletkenliklerine göre incelenen ılıca suları iyi iletkendir.
Suların debilerinde yukarıda saptanan özelliklerin tersine bir durum göstermektedir. Hasköy Ilıcası(Yukarı ve Aşağı Hasköy toplam) yaklaşık 8 1/s`lik bir debiye sahiptir. Birbirine yaklaşık 50 m mesafede Hasköy Deresi`nin iki yakasında çıkan bu iki kaynağın su miktarları yaklaşık eşit ve özellikleri aynıdır.
Yapılan hesaplamalar Sabırtaşı Ilıcası suyunun 1.056 m ile incelenen ılıca sularının en derinden gelen suyu olduğu göstermiştir. Bu derinliklere göre Hasköy Ilıcası orta derinlikte (594 m) , Alınyazı (1.026 m) ve Sabırtaşı Ilıcaları da derin kaynaklar sayılmaktadırlar. Bulunan derinlikler iletkenlik ve pH değerleri ile değişmektedirler.
KİMYASAL ÖZELLİKLER :
Hasköy, Alınyazı ve Sabırtaşı ılıcalarından alınan su örneklerinde olanaklar ölçüsünde mümkün olduğu kadar çok elementin saptanmasına çalışılmıştır. Bu amaçla taşkürede bolca bulunan ana elementlerden si4+ ve Ti4+ dışında Al3+,Fe2+,Ca2+,Mg2+,Na+,K+,Mn2+ ve p5+ analizi yapılmıştır. Bunlardan sadece Al, AA`nın (atomik absorpsiyon) tespit sınırı altında (0,01 ppm, milyondabir) kaldığından, saptanamamıştır. İncelenen ılıca sularının hepsi Na+,K+,Ca2+, ve p5+ bakımından zengindir.
Eser element olarak Hasköy Ilıcası suyunda yanlız Mn2+ bulunabilmiştir. Buna karşın Sabırtaşı Ilıcası suyunda Co2+(0,30 mg/l) ve Zn2+ (0,04 mg/l) tespit edilmiştir. Buna karşın Hasköy Ilıcası suyu hem mg2+, hemde fe2+`ce zengin ılıca suyu olmaktadır. Cr2+,Ni2+,V3+ ,Cu+,Pb2+,Sn2+ ve Ag+ eser elementleri incelenen hiçbir kaynakta saptanamamışlardır. Bunların saptanması için AA gerekli duyarlılığa sahip olmadığından, denenen zenginleştirme yöntemleri de teknik yetersizlikler nedeniyle beklenen sonucu verememiştir.
İncelenen ılıca suları C1-,F-,CO32-,HC3-,SO42- ve PO43- anyonlarını bolca içermektedirler. Anyon bakımından en fakir ılıca Hasköy Ilıca`sıdır. Alınyazı ve Sabırtaşı ılıca suları anyon bakımından birbirlerine çok benzemektedirler.
YALOVA ILICALARI İLE KARŞILAŞTIRMA :
İncelenen ılıca sularının özelliklerinin iyi anlaşılabilmesi ve yararlanma olanaklarının araştırılabilmesi için Türkiye`nin Yalova sıcak su kaynakları ile karşılaştırılmışlardır. Bu ılıcalardan çok modern bir şekilde yararlanıldığı dikkate alınarak incelenen ılıcaların benzer özellik ve potansiyele sahip olup olmadıklarının ortaya çıkarılmasına çalışılmıştır.
Üç ılıca suyu da Yalova Anakaynak ılıca suyundan daha soğuktur. Buna karşın Alınyazı ve Sabırtaşı ılıcaları Ca2+, NO3- ve HCO32- gibi birçok iyon içeriği bakımından daha zengindirler. Ancak SO42- bakımından fakirdirler.
Hasköy Ilıcası burada da özellikle iyon derişimi bakımından karşılaştırılan kaynaklar karşısında zayıf kalmaktadır. Karşılaştırma sonuçları Yalova ılıcaları gibi Alınyazı ve Sabırtaşı ılıcalarından da ekonomik yararlanılmasının mümkün olduğu açıkça göstermektedir.
SINIFLANDIRMA :
Yapılan sınıflandırmaya göre Hasköy Ilıcası`nın bikarbonat içeren kalsiyum sodyumlu bir su olarak tanımlanmıştır. Bu ılıcanın suları araştırılan diğer iki ılıcaya göre en az çözülmüş katı madde içermektedirler.
Alınyazı ve Sabırtaşı Ilıcaları birbirlerine çok benzemektedirler. Dolayısiyle ikisi de aynı sınıfa girmekte ve bikorbonatlı, klorürlü kalsiyum ve sodyumca zengin kaynaklar olarak tanımlanmışlardır.
SONUÇ VE ÖNERİLER :
Bulunan katı madde miktarları ile ısı dereceleri esas alındığında Hasköy, Alınyazı ve Sabırtaşı sıcak su kaynaklarının suları, 1 kg suda 1g`dan fazla çözülmüş katı madde bulundurduklarından ve 20 °C`den sıcak olduklarından, "ılıca" olarak tanımlanabilirler.
Yukarıda saptanan özelliklerdeki ılıca sularının birçok hastalığın tedavisinde banyo yapmak ve içmek suretiyle etkili olduğu saptanmıştır. Bikarbonatlı suların örneğine beslenme bozukluklarına, idrar, böbrek ve romatizmaya karşı tıpta saptanan yararlı özellikleri de bunu doğrulamaktadır.
Sözkonusu ılıcaların yararları çevre halkı tarafından bilinmektedir. Örneğin Hasköy ılıcası dinlendirici ve yaraları iyileştirici, Alınyazı ve Sabırtaşı ılıcaları da dindirici ve sindirimi kolaylaştırıcı özellikleri ile tanınmaktadır. Bunlara ek olarak elde edilen veriler doğrultusunda özellikle Hasköy ve Sabırtaşı ılıca sularında kısmen yüksek sayılan K+, SO42- ve HCO32- gibi iyonların değişimleri nedeniyle insan sağlığını olumlu etkilecekleri muhakkaktır. Hasköy ılıcası suyunda saptanan ve toprak için önemli bir izelement olan Mn2+`den (0,20 mg/1 mangan) sulamada, özellikle seracılıkta yararlanılabilir.
Sabırtaşı Ilıcası suyunun içerdiği nispeten yüksek Fe2+ (1.4 mg/1) içeriği nedeniyle içilmesi kansızlık (anemi) tedavisi için yararlıdır. Aynı zamanda C02+ de (0,30 mg/1) içeren bu su, yine kansızlığa karşı izelement tedavisinde (1 mg/gün) olumlu etkiler yapabilir. C0, jeokimyasal olarak Mg ile Fe`ye bağlıdır ve fizyolojik önemi büyük olan B12 vitaminin merkezi atamonu teşkil eder. Bu ılıca suyunun diğer bir üstünlüğü de Zn2+ (0,04 mg/1) içermesidir. Vücut için önemli bir izelement olan ve insan vücudundaki miktarı 4 g`a varabilen Zn2+, büyümeyi etkiler ve bir anzim aktivatörüdür.
Bu olanaklardan yararlanmak ve halkın hizmetine sunabilmek için ılıcaların öncelikle kaplıca haline getirilmesi gerekmektedir. Bu girişimle yörenin çekiciliği artmış, yeni işyerleri açılmış ve halk sağlığının korunmasına önemli katkı sağlanmış olacaktır. Bu sular seracılıkta değerlendirilebilir ve şişelenip maden suyu olarak da satılabilir. Böylece çevre köy (örneğin Hasköy`üne) ve Yayladere gibi zaten hiçbir gelir kaynağı bulunmayan kasaba belediyelerine bir kaynak sağlanabilir.
Gerekli fizibilite için şimdiye kadar yapılan araştırmalar yeterli olamaz. Bu nedenle daha ayrıntılı kimyasal ve radyoaktivite araştırmalarının yapılması şarttır. Kaynak sularının arttırılması için öncelikle Hasköy ve Alınyazı Ilıca`larında sondajlarla galerilerin açılması gerekmektedir."[1]