Hazireler birkaç mezardan oluşabildiği gibi birkaç yüz mezarı barındıranları da vardır. Hazirelerin ilk çekirdeğini bitişiğinde bulunan binayı yaptıranın veya o bina ile bağı olan şahısların mezarları oluşturur.
Cami, mescid veya tekkeyi yaptıranlar öldükten sonra bu ibadethanelerin çoğu zaman kıble tarafına gömülmüşlerdir. Zaman içinde bu türbe veya mezarın yanına yeni yapılan definlerle beraber bir hazire oluşur. Bir hazirenin büyüklüğü orada ilk mezarı bulunan kişinin makamına ve mezarlık olmaya elverişli alanın genişliğine bağlıdır. Şehir dışında kurulmuş tekkelerin hazirelerinden bazıları zaman içinde büyük bir mezarlığa dönüşmüştür.
İstanbul ve bazı eskı Osmanlı şehirlerinde, selvi ağaçlarının gölgelediği hazireler günümüzde, hem tarihi bir değer taşımakta hem de şehir içindeki yeşil alanların önemli bir bölümünü oluşturmaktadır.