Meşrutiyet'in ilanından hemen sonra Tanin gazetesini çıkaran Hüseyin Cahit aynı yıl İttihat ve Terakki'den milletvekili seçildi (1908). Bu yıldan sonra gazeteci ve siyasetçi kimliğiyle öne çıkan Hüseyin Cahit'in yargılanma, tutuklanma ve sürgün yılları da başlamış oldu. 31 Mart Olayları sırasında Tanin matbaası saldırıya uğrarken, aynı gün Sultanahmet Meydanı’nda Hüseyin Cahit sanılan Lazkiye. Mebusu Emin Aslan öldürüldü. Ayaklanmanın bastırılmasından sonra yayımına devam eden Tanin baskılar dolayısıyla farklı isimlerle çıkmaya devam etti ve 1914’te İtthat ve Terakki’ye devredildi. Hüseyin Cahit 1920’de İngilizler tarafından Malta’ya sürüldü. Sürgünde iken Oğlumun Kütüphanesi adlı bir çeviri serisine başladı. Sürgünden döndükten sonra 1922' de Tanin'i yeniden çıkarmaya başlayan Hüseyin Cahit tek partili rejime muhalif yazıları yüzünden İstiklal Mahkemesi'nde yargılandı. Tanin, Takrir-i Sükun Kanunu'na dayanılarak hükümet tarafından kapatıldı (1925); Hüseyin Cahit ise Çorum' a sürgüne gönderildi.
İzmir Suikastına da adı karıştı, fakat yargılama sonucu serbest bırakıldı İstanbul' a döndükten sonra Sanayi ve Maadin Bankası'nda işe giren Hüseyin Cahit I.Türk Dil Kurultayı' nda “dil devrimi” konusunda resmi politikaya karşı çıkınca bankadaki görevine son verildi. 1933-1939 arasında Fikir Hareketleri dergisini tek başına çıkardı. İnönü'nün cumhurbaşkanı olmasından sonra Çankırı milletvekili olarak meclise giren (31 Aralık 1938) Hüseyin Cahit 1954'e kadar değişik seçim bölgelerinden milletvekilliğini sürdürdü. 1943-1947 arasında Tanin’i yeniden çıkardı. 1948’de Ulus gazetesi baş yazarı oldu ve aynı gazetede çıkan bir yazısı nedeniyle dokunulmazlığı kaldırıldı (1952). Ulus gazetesinin yayını 1953’te sona erince Halkçı gazetesine geçen Hüseyin Cahit bu gazetede DP aleyhine yazdığı yazılar nedeniyle 26 ay hapis cezası aldı (1954); hastalığı ve yaşlılığı nedeniyle Cumhurbaşkanı tarafından affedildi. Çok yönlü kişiliğiyle dikkat çeken Cahit edebiyat alanında da hikaye, deneme, çeviri, eleştiri ve roman gibi yapıtlar verdi.