KISKANMAK
1 . Sevgide veya kendisiyle ilişkili şeylerde bir başkasının ortaklığına, üstün durumda görünmesine dayanamamak:
"Mühür gözlüm seni elden / Sakınırım, kıskanırım."- Âşık Ali İzzet Özkan.
2 . (-i) Herhangi bir bakımdan kendinden üstün gördüğü birinin bu üstünlüğünden acı duymak, günülemek, haset etmek.
3 . Esirgemek, çok görmek:
"Benden bir dilim ekmeği kıskanırdı."- .
4 . (-i) Bir şeye, en küçük saygısızlık gösterilmesine bile dayanamamak:
"Her Türk, yurdunu kıskanır."- .
5 . mecaz Yerinde olmayı istemek, imrenmek.