1.Transgenik Teknolojisi
Gen veya gen parçalarının bir fertten alınıp bir başka ferdin DNA’sına tranferi şeklinde düşünülebilir. Bu teknolojide gen veya genler döllenmiş yumurtaya aktarılır. Mesela kanser oluşturan insan genleri fare embriyolarına aktarılarak ilaç sanayiinde tedavilerin testinde kullanılabilmektedir. Bu teknoloji ile insandan koyuna, domuza, sığıra ve keçiye gen aktarımı yapılmakta, sütlerinde insan proteini üretilmesi yanısıra organ, doku ve kan üretme imkanı da bulunmaktadır. Bu protein ile emphysema ve cystic fibrosis gibi hastalıklar tedavi edilebilmektedir.2.Çekirdek Transfer Teknolojisi
Bu teknoloji bir hücredeki bütün genomu yani somatik kromozomların bir hücreden diğerine naklini ifade eder. Çekirdek, döllenmiş yumurta hücresinden alınmakta ve çekirdeği alınmış fakat döllenmemiş yumurta hücresine yerleştirilmektedir. Bu sistemle uygulanan böyle bir teknik klonlama olarak değerlendirilmemektedir. Zira bir duplikasyon işlemi bulunmamaktadır. Ancak burada sitoplazmada bulunan mitokondri DNA’ları farklıdır.3.Çekirdek Teknolojisini Kullanarak Yapılan Klonlama
İki şekilde yapılmaktadır;a)Embriyo Klonlama: Alınan örnek, döllenmiş bir embriyodan alınıp yine aynı annenin yumurtasında çekirdek transferi yapılırsa bu durumda mitokondri DNA’ları aynı olacaktır. Bu teknoloji benzer ikizlerin oluşturulmasında kullanılmakta ve embriyo klonlama olarak bilinmektedir. Sığır, kurbağa ve farede de başarılı şekilde denenmiştir. İnsanlarda da bu tip klonlama yapılmış ancak bu ikizler yaşatılamamıştır. Bununla beraber basında klonlama olarak isimlendirilmesine rağmen bu uygulamada farklı çekirdekler kullanıldığı için bunlar gerçek klonlar değillerdir.
b)Normal Canlı Klonlama (Somatik Nüklear Transfer): Dolly doğuncaya kadar, normal bir canlıyı klonlamak mümkün değildi. Organizma döllenmiş bir yumurtadan meydana gelmekte ve her bir hücre döllenme sonucunda oluşan tüm bir genomu içermektedir. Her bir hücre birbirinin tamamen aynısıdır. Ancak, büyüme ve gelişme olayları hücrelerde farklılaşma meydana getirmekte ve beyin dokusu, kalp dokusu, deri, kemik vs oluşmaktadır. Bazı genler somatik hücrelerde bu şekilde özel görevlere ayrıldığı zaman çalışmasını durdurmakta ve sadece ilgili deri, kemik gibi genleri çalışmaktadır. Embriyonik klonlamada farklılaşmaya başlamamış döllenmiş yumurta hücresinin çekirdeği (genom) kullanılmaktadır. Dolly’nin oluşumunda ise somatik bir dokudan alınan hücreyle bu işlem başarılmıştır. Bu transfer sonunda, somatik dokudaki çalışmayan genler tekrar çalışmaya başlamış ve genlerin çalışması organların oluşmasıyla durmuştur. Genlerin gerektiği zamanda çalışması veya çalışmasını durdurması klonlamanın esasını oluşturmaktadır. Bu uygulamada döllenmemiş yumurtanın çekirdeği çıkarılarak, somatik hücre çekirdeği bu yumurtanın içine yerleştirilmiştir. Oluşan zigot, herhangi bir koyuna nakledilerek gelişmeye bırakılmıştır. Bu uygulamanın embriyonik klonlamadan farkı, mitokondriyal DNA’nın farklı olmasından kaynaklanmaktadır. Burada ilginç olan diğer nokta, Dolly bir babaya sahip değildir, fakat 3 anneye sahip olabilir. Mesela, annesi;
-Genomu kullanılan bir dişi olabilir
-Yumurta hücresini veren dişi olabilir
-Gameti taşıyan bir dişi olabilir
4.Genetik İkizlik
İkizlik kavramı iki veya daha fazla benzer kardeşlerin oluşması anlamındadır. İkizlik, seksüel bir üretim sonucudur. Hücredeki bütün DNA iki farklı ferdin DNA’larının yarısını taşımaktadır. Döllenmiş yumurta iki ya da daha fazla parçaya tekrar bölünecek ve aynı cinsiyette fertler meydana getirecektir. Bu olayın çekirdek transferi ile ilgisi yoktur. Klonlama ise aseksüel bir üretimle ilgilidir. Klonlamada mitokondri DNA’ları farklı olabilir ancak ikizlikte hepsi aynı olmak zorundadır.5.Klonlamayla IVF (In Vitro Fertilizasyon) Arasındaki Farkı
IVF, yumurta hücresinin (şansı artırmak için birkaç tanesi) sperm tarafından tüpte döllendirilmesi ve daha sonra rahime implante edilmesi olayıdır. Klonlamada ise yumurta hücresinin çekirdeği tüpte çıkarılıyor ve klonlanacak canlının çekirdeği bu hücreye veriliyor. Dolayısıyla, yumurta hücresi artık büyüyeceğini sağlayan çekirdeğe sahip oluyor. Bundan sonra bu yeni hücre rahime implante ediliyor ve normal embriyolar gibi büyümeye devam ediyor. Klon embriyolar, normal ve IVF (in vitro fertilizasyon) embriyoları birbirlerine çok fazla benzemezler. Roslin Enstitüsü’ndeki araştırmacılar, klon embriyolarının normal embriyolardan daha büyük olduğunu ve hamileliklerin başarısızlığının ve fetüs ölümüyle sonuçlanmasının daha çok rastlandığını veya sezeryan ameliyatlara ihtiyaç duyulduğunu saptamışlar.DoçDr.Eyyüp Rencüzoğulları
Kaynaklar
Başaran, N. 1996, Tıbbi Genetik, 6.baskı, Bilim Teknik Yayınevi, İstanbul.Klug, W., Cummings M.R. 2002. Genetik Kavramlar, 6.baskı, Çeviri Ed. Öner, C., Palme Yayıncılık, Ankara. Temizkan, G. 1999, Genetik II.Moleküler Genetik, İ.Ü.Fen Fakültesi Basımevi, İstanbul,
http://encarta.msn.com/text http://www.personal.psu.edu/users http://www.omu.edu.tr http://www.turkiye.net http://gslc.genetics.utah.edu/units/cloning/whatiscloning/ http://www.tubitak.gov.tr