Milli demokrat devrimci ayrı bir kavram, Milli Demokratik Devrimci ayrı bir kavramdır.
İkincisinden başlayalım. TİP-MDD bölünmesi gerçekleştiğinde TİP çevresi, Türkiye`deki devrimci adımın doğrudan Sosyalist Devrim değil Milli Demokratik Devrim olduğunu ve Türkiye devriminin hem (MDD`den sosyalizme ayrı bir şiddete dayanan devrim olmaksızın geçme anlamında) kesintisiz ve/ama MDD ile Sosyalist Devrimin farklı türde çelişkilerin çözümünü içermeleri, dolayısıyla farklı hedef ve ittifaklara dayanması anlamında) aşamalı devrim olduğunu söyleyen ve kendilerini genel olarak "proleter devrimci" biçiminde tanımlayanların sosyalist olmadığını belirtmek için kullanmışlardı MDD`ci (Milli Demokratik Devrimci) adını. Kendilerini "proleter devrimci" olarak tanımlayanlar ise asla kabul etmediler bu Milli Demokratik Devrimci tanımlamasını.
THKO, gerek kuruluş bildirisinde, gerek 1. THKO Davasındaki hem kişisel savunmalarda hem de ortak savunmada hedeflerini "Tam Bağımsız ve Gerçekten Demokratik Türkiye" olarak anlatmıştı. Yani kendi hedeflerini, ille de sosyalizme gidecek diye ortaya koymamışlardı. THKO, Marksist-Leninist bir örgüt değildi; kurucuları ve kadroları kendilerini öyle tanımlamakla birlikte kurdukları örgütü Marksist-Leninist ya da sosyalist/komünist olarak tanımlamamışlardı... Örgütler, kadrolarının ideolojik-felsefi yaklaşımlarına göre değil kendi hedef ve programlarına göre tanımlanırlar.
THKO, hedeflerini "Tam Bağımsız ve Gerçekten Demokratik Türkiye" olarak belirleyip ilan ettiği için "milli" ve "demokrat" ve bu hedeflere devrim yoluyla varılacağını öngördüğünden "devrimci" bir örgüttü, milli demokrat devrimci bir örgüttü.