Prickle

Prickle

1. anlamı i., f. karıncalanma; diken, sivri uç; f. hafifçe batırmak, diken sokmak; iğnelenmek, karıncalanmak. ,iğnelenme/diken,xyz karıncalan.
2. anlamı diken. sivri uç. iğnelenme. karıncalanma. iğnelenmek. karıncalanmak.

Prickle

Prickle İngilizce anlamı ve tanımı

Prickle anlamları

  1. (noun) A little prick; a small, sharp point; a fine, sharp process or projection, as from the skin of an animal, the bark of a plant, etc.; a spine.
  2. (noun) A sieve of filberts, -- about fifty pounds.
  3. (v. t.) To prick slightly, as with prickles, or fine, sharp points.
  4. (noun) A kind of willow basket; -- a term still used in some branches of trade.

Prickle tanım:

Kelime: prick·le
Söyleniş: 'pri-k&l
İşlev: noun
Kökeni: Middle English prikle, from Old English pricle; akin to Old English prica prick
1 : a fine sharp process or projection; especially : a sharp pointed emergence arising from the epidermis or bark of a plant
2 : a prickling or tingling sensation

Prickle ile eşanlamlı (synonym) kelimeler

Prick, Pricker, Spine, Sticker, Thorn, Tingle,

Prickle

İngilizce Prickle kelimesinin İspanyolca karşılığı.
s. punzadura; puncha, espina v. Espina; púa; pincha; picazón; picor; escozor

Prickle

İngilizce Prickle kelimesinin Fransızca karşılığı.
n. picotement, épine v. piquer, vexer

Prickle

İngilizce Prickle kelimesinin Almanca karşılığı.
n. Dorn; Stachel v. stechen

Prickle

İngilizce Prickle kelimesinin İtalyanca karşılığı.
s. spina, aculeo; pungiglione; pizzicore, formicolio v. pizzicare

Prickle

İngilizce Prickle kelimesinin Portekizce karşılığı.
s. espinho; ferrão v. espetar, picar

Prickle

f. karıncalanmak, batırmak, iğnelemek i. diken, sivri uç, karıncalanma, iğnelenme

Prickle

İngilizce Prickle kelimesinin Flemenkçe karşılığı.
zn. prikkel, stekel, dorentje, tenen mandje ww. prikkelen, steken, tintelen

Prickle

n. thorn, thistle, briar; prong, barb, spike v. sting, pierce lightly, stab slightly

Bu konuda henüz görüş yok.
Görüş/mesaj gerekli.
Markdown kullanılabilir.