Sin
1. anlamı Ölü gömülen yer, gömüt, mezar, kabir, metfen, makber:"Sana ibret gerek ise / Gel göresin bu sinleri."- Yunus Emre. Yaşanılmış olan süre, yaş:"Hoş uyanık da olsam, biz sindekileri artık erkekten saymazlar ya..."- H. Taner.2. anlamı günah işleme; suç; günah; live in sin nikahsız olarak karı koca hayatı yaşam, sin offering günahların affedilmesi için sunulan şey, besetting sin insanların daima işlemeye meyilli oldukları günah, kusur, deadly sin büyük günah, affolunmaz günah; günah i.
3. anlamı günah. suç. kabahat. günah işlemek. günaha girmek.
4. korkudan yere çökmek, korkup çekilmek, sin, çömelmek.