Sitting

Sitting

1. anlamı kuluçkalık yumurta sayısı; celse, oturum, i; kolay vurulan hedef, oturma odası, sitting room salon, sit kon/oturt/otur, oturmaya mahsus, dili, sitting duck k, oturum/oturma/oturuş, oturan; kuluçka müddeti.
2. anlamı oturma. oturuş. poz verme. oturum. celse. oturan. oturmakta olan. bir yerde yerleşmiş bulunan.

Sitting

Sitting İngilizce anlamı ve tanımı

Sitting anlamları

  1. (noun) The actual presence or meeting of any body of men in their seats, clothed with authority to transact business; a session; as, a sitting of the judges of the King's Bench, or of a commission.
  2. (a.) Being in the state, or the position, of one who, or that which, sits.
  3. (noun) A seat, or the space occupied by or allotted for a person, in a church, theater, etc.; as, the hall has 800 sittings.
  4. (noun) A brooding over eggs for hatching, as by fowls.
  5. (noun) The state or act of one who sits; the posture of one who occupies a seat.
  6. (noun) The time during which one sits while doing something, as reading a book, playing a game, etc.
  7. (noun) The act or time of sitting, as to a portrait painter, photographer, etc.
  8. (p. pr. & vb. n.) of Sit

Sitting tanım:

Kelime: sit
Söyleniş: 'sit
İşlev: verb
Türleri: sat /'sat/; sit·ting
Kökeni: Middle English sitten, from Old English sittan; akin to Old High German sizzen to sit, Latin sedEre, Greek hezesthai to sit, hedra seat
intransitive senses
1 a : to rest on the buttocks or haunches sit in a chair -- often used with down b : PERCH, ROOST
2 : to occupy a place as a member of an official body sit in Congress
3 : to hold a session : be in session for official business
4 : to cover eggs for hatching : BROOD
5 a : to take a position for having one's portrait painted or for being photographed b : to serve as a model
6 archaic : to have one's dwelling place : DWELL
7 a : to lie or hang relative to a wearer the collar sits awkwardly b : to affect one with or as if with weight the food sat heavily on his stomach
8 : LIE, REST a kettle sitting on the stove
9 a : to have a location the house sits well back from the road b of wind : to blow from a certain direction
10 : to remain inactive or quiescent the car sits in the garage
11 : to take an examination
12 : BABY-SIT
13 : to please or agree with one -- used with with and an adverb the decision did not sit well with me
transitive senses
1 : to cause to be seated : place on or in a seat -- often used with down
2 : to sit on (eggs)
3 : to keep one's seat on sit a horse
4 : to provide seats or seating room for
- sit on 1 : to hold deliberations concerning 2 : REPRESS, SQUELCH 3 : to delay action or decision concerning
- sit pretty : to be in a highly favorable situation
- sit tight 1 : to maintain one's position without change 2 : to remain quiet in or as if in hiding
- sit under : to attend religious service under the instruction or ministrations of also : to attend the classes or lectures of

Sitting ile eşanlamlı (synonym) kelimeler

Posing, Seance, Seated, Session,

Sitting ile zıt (antonym) anlamlı kelimeler

Standing,

Sitting

İngilizce Sitting kelimesinin İspanyolca karşılığı.
s. sentada, asentada, sesión

Sitting

İngilizce Sitting kelimesinin Fransızca karşılığı.
n. séance, siège; service

Sitting

İngilizce Sitting kelimesinin Almanca karşılığı.
[sit] v. sitzen; sich setzen; stehen (am Platz befinden); Prüfung machen; an jemanden ein Beispiel statuieren n. Sitzung

Sitting

İngilizce Sitting kelimesinin İtalyanca karşılığı.
s. il sedere; seduta; posa; sessione; (Zootecn) cova

Sitting

İngilizce Sitting kelimesinin Portekizce karşılığı.
s. conferência; sessão; incubação; chocagem

Sitting

s. oturan, oturma i. oturma, oturum, poz verme, kuluçkalık, kuluçka süresi

Sitting

İngilizce Sitting kelimesinin Flemenkçe karşılığı.
zn. vergadering; zitting, seance; rechtszitting, zittijd

Sitting

n. act of resting on the legs and buttocks; act of being settled in a seat; seat; portrait session; incubation (of birds); eggs which are incubated by a bird; period during which a legislative body is in session

Bu konuda henüz görüş yok.
Görüş/mesaj gerekli.
Markdown kullanılabilir.

Oturma Yatak Odası
7 yıl önce

arşivlendi. Erişim tarihi: 24 Haziran 2009.  IMDb'de The Bed Sitting Room allmovie.com'da "The Bed Sitting Room"27 Ağustos 2009 tarihinde Wayback Machine sitesinde...

Oturan Boğa
3 yıl önce

Oturan Boğa (Lakotaca: Tȟatȟáŋka Íyotake, İngilizce: Sitting Bull) (1831 – 15 Aralık 1890), ABD ordularına karşı savaşan son Kızılderili kabile şefi....

Oturan boğa, Oturan boğa
Bert Stern
7 yıl önce

olarak the last sitting'in yeni bir versiyonun Lindsay Lohan'la çekerek tekrar gündeme gelmiştir. Bert Stern: Marilyn Monroe - The Last Sitting, Schirmer und...

Van Gogh Müzesi
3 yıl önce

van Gogh'un Paul Gauguin tarafından yapılan portresi "Agostina Segatori Sitting in the Café du Tambourin" "Sonbaharda Kavaklı Yol" "Sigara İçen Kafatası"...

Robert Altman
3 yıl önce

kesitini alıyordu. Bir Oscar adaylığı daha kazanan Altman daha sonra "Sitting Bull's History Lesson", "3 Women" ve "A Wedding"e imza atacaktı. "A Perfect...

Robert Altman, 2. Dünya Savaşı
Waterloo (albüm)
7 yıl önce

şarkısı seçilmiştir. "Waterloo" (Andersson, Stig Anderson, Ulvaeus) - 2:44 "Sitting In The Palmtree" (Andersson, Ulvaeus) - 3:37 "King Kong Song" (Andersson...

Waterloo (albüm), 1973, 1974, 1975, ABBA, ABBA (albüm), ABD, All Music Guide, Avustralya, Benny Andersson, Birleşik Krallık
Kenneth Armitage
7 yıl önce

İmparatorluğu Nişanı ödülünü kazandı. 1994 Royal Academy üyeliğine seçildi. Sitting People (Oturan Kişiler) (1952/4): "Glaskasten Heykel Müzesi", Marl, Kuzey...

3 yıl önce

Kilisesi-Vatikan, 1510 yılında yapılmış fresk) Divanda Oturan Kadın (Woman sitting on a Divan, Henri de Toulouse-Lautrec, 1883 yılında yapılmış yaglıboya...

Nü, Egon Schiele, Francis Bacon (ressam), Fransızca, Henri de Toulouse-Lautrec, Kenan Evren, Michelangelo Buonarroti, Paul Gauguin, Georges Rouault, Amedeo Modigliani, Gustav Klimt