Spot
1. anlamı Herhangi bir aynalı alet ile ekran üzerinde oluşturulan görüntü. Dar bir alana çok güçlü ışık yöneltebilen stüdyo lambası, ışıntı lambası, reklam ışıntısı. Bir malı çok miktarda toptancıdan veresiye aldıktan sonra piyasada değerinden daha aşağıya peşin olarak satma.2. anlamı Sciaena, gölgebalığı, deniz güzeli, zool, sarıağız; yer, i, mevki, mahal; kısa reklam; peşin; leke, ayıp; leke, benek, nokta; yerinde olan; bir miktar güç durum, İng; spot ball siyah, ara sıra rasgele; projektör ışığı; ayıp, nokta, bulmak, namus lekesi.
3. anlamı yer. mahal. benek. nokta. leke. (yüzdeki) ben. namus lekesi. ayıp. güç durum. kısa reklam. projektör ışığı. hüküm giyme. mahkûmiyet. beneklemek. lekelemek. ayırt etmek. seçmek. görmek. tanımak. bulmak.