taşlık
1 . Taşı bol, taşlı (yer):"Atları erlerden birine bıraktılar, inişli yokuşlu taşlık bir keçi yolundan yürüdüler."- R. H. Karay.
2 . isimTaşla döşenmiş avlu, sofa, merdiven altı vb:
"Sokak kapısı vuruldu. Taşlıkta kadın sesleri duyuldu."- M. Ş. Esendal.
3 . isim, zoolojiKuş vb. hayvanların sindirim kanalları üzerinde bulunan kaslı, öğütücü mide, katı (II), konsa.