Judo, Türklerin ana sporundan güreş sporundan türeyen Japon lar tarafından sistematize edilerek dünyaya tanıtılan sporudur.Judo, ülkemizde yeni hali ile 1960`lı yıllarda tanımaya başlamıştır.
1962 yılında, güreş antrenörü Halil Yüceses Japonya`yada judo eğitimi aldıktan sonra dönüşünde Eminönü Denizcilik Lokali ve Fatih Güreş Kulübü`nde Olcay Şen ilk judo çalışmasını başlattı.
Daha sonra Üsküdar Anadolu Kulübü`nde Halil Yüceses ile birlikte Namık Ekin, Olcay Şen bu çalışmalara devam etti.
Judo sporu 1964 yılında önce Güreş Federasyonu`na bağlandı, 1966 yılında ise bağımsız bir federasyon oldu. Judo Federasyonu`nun kurulmasının ilk başkanlığına da Hakkı Isıgöllü`nün atanmasının ardından 1967`de ilk Türkiye Şampiyonası düzenlendi.1969-1979 yılları arasında Judo ve Tekvando, 1980-1990 arasında ise Judo ve Karate Federasyonu olarak faaliyetlerini yürüten federasyon, 1990 yılından itibaren Judo Federasyonu adı altında hizmet verdi.Cihat Uskan bu federasyonların başkanı oldu.
1968 yılında Fransiz Michel Novovitch`in Türkiye`ye antrenör olarak gelmesiyle modern judo başladı. 1969 yılında Japon Kültür Derneği`nin girişimiyle Vaseda Üniversitesi`nden Yoşimura ülkemize gelerek, kadokan stilinin gelişmesine yardımcı oldu. 1968 li yılların başında Federasyon Başkanı Cihat Uskan yönetiminde Türkiyedeki ilk Judo Temel teknikleri Namık Ekin ve milli takım elemanları ve Tercüman Gazetesi yazarı Kaya Muzaffer Ilıcak ile hazırlandı. Judonun gelişmesindeki en önemli resimli ve anlatımlı posterler fedarasyon tarafından bütün yurda dağıtıldı.
.