Vaiz ve Vaz
Kısaca: Vaiz ve vaz öğüt vermek, nasihat etmek. İbadet yapmak için toplanılan mescit, cami gibi umumi yerlerde yapılan dini nasihat. İnsanlara doğru yolu göstermek için yapılan irşad hizmeti de bir vazdır. Vaz, insanların kalbini yumuşatacak ve Allahü tealanın azabından korkutacak şeyleri hatırlatmak ve O'na itaat etmeleri için tavsiyede bulunmaktır. Vaz lügatta “Öğüt, nasihat, uyarmak, anlatmak, bilgi vermek” manalarına gelen Arapça bir kelimedir. Vaz, insanlara dünya ve ahiret işlerinde iyil ...devamı ☟
Vaz, insanlara dünya ve ahiret işlerinde iyiliği öğreten, kötülüklerden kaçınılması gerektiğini telkin etmek suretiyle, Allahü tealanın bildirdiği doğru yolu anlatan ve onların bilemediği karanlık yolları aydınlatan bir İslam alimi tarafından yapılan nasihat demektir (Bkz. Emr-i Ma'ruf ve Nehy-i Anil Münker). Bu nasihatı yapan kimseye de “Vaiz” denir.
Vaz, cemiyet hayatının düzenine, insanların huzuruna, saadetine sebep olması bakımından oldukça tesirli bir yoldur. Bunun için vaiz ve irşad hizmetleri, kanun ve yönetmeliklerde geniş ve açık olarak yer almıştır. Diyanet İşleri Başkanlığının görev ve yetkilerini düzenleyen 633 sayılı kanunun ilgili maddelerinde ve buna dayanılarak çıkarılan “Çalışma Yönetmeliği”nde vaiz ve irşad çalışmaları ile ilgili şartlar düzenlenmiştir.
Vaz, Allahü tealanın dinini, emir ve yasaklarını insanlara anlatma işidir. Müslümanların birbirlerine, iyilikleri emrederek ve kötülüklerden vaz geçirerek nasihat yapması, dinimizin bir emridir. Peygamber efendimiz (sallallahü aleyhi ve sellem) buyurdu ki: “Din nasihattır.” Nitekim cenab-ı Hak da, Kur'an-ı kerimde al-i İmran suresi 110. ayetinde mealen, Muhammed aleyhisselamın ümmeti için; “Siz ümmetlerin en iyisi oldunuz. İnsanların iyiliği için yaratıldınız. İyilik yapılmasını emreder, kötülükten de sakındırırsınız.” buyurdu.
Vaz ve nasihat, birinin yüzüne karşı kusurlarını bildirmek şeklinde değil, umumi olmalıdır. Vaiz, yumuşak ve tatlı söyler ve sert konuşmaktan kaçınır. Çünkü Peygamber efendimiz (sallallahü aleyhi ve sellem) buyurdu ki: “İyiliği tavsiye eden, kötülüğü yasaklayan bunları yumuşaklıkla ve şefkatla yapmalıdır.”
Vaiz, dinde ilim sahibi olmalı ve vaz ettiği insanların anlayışlarına, kültür seviyelerine göre hitap etmelidir. Halkın örf ve adetlerini göz önünde tutmalıdır. Ayrıca fitneye, huzursuzluğa sebep olacak söz ve davranışlardan kaçınmalıdır. Vaz eden kimse; herkese tatlı dil ve güler yüz göstermeli, kimseyi incitmemeli, kimsenin malına, ırzına göz dikmemeli, İslamın güzel ahlakına uygun yaşamalıdır. Müslümanlar arasında bölücülüğe sebep olacak, halkın huzursuzluğunu arttıracak nasihatı yapmamalıdır. Devamlı karamsar tablolar çizerek insanları ümitsizliğe düşürmemelidir.
İnsanlara rehberlik eden, onlara dinde bilmediklerini öğreten vaizlerin, dikkat edecekleri önemli hususlardan bazıları şunlardır:
1. Vaiz, dinde söz sahibi olabilecek derecede ilim sahibi olmalıdır. Kur'an-ı kerimi ve hadis-i şerifleri, en doğru şekilde tefsir eden, açıklayan hakiki İslam alimlerinin kitaplarından okuyup vaz etmelidir. Kur'an-ı kerimi ve hadis-i şerifleri kendi görüşüne göre açıklamaya kalkışmamalıdır. Peygamber efendimiz buyurdu ki: “Kur'an-ı kerimi kendi görüşüne uyarak tefsir eden, açıklayan kafir olur, dinden çıkar.”
2. Vaiz, her sözünde ve her işinde dinimizin emir ve yasaklarına uymalıdır. İslam ahlakıyla ahlaklanarak hal ve hareketleri, güzel davranışları ile insanlara örnek olmalıdır. Çünkü (lisan-ı hal, lisan-ı kal'den daha üstündür) sözü Ünlüdur. Yani hal, davranış, sözden daha tesirlidir.
3. Vaiz, konuştuğu sözlerle Allahü tealanın rızasını kazanmayı ve insanların dünya ve ahiret saadetine kavuşmalarına vesile olmayı niyet etmeli, düşünmelidir. Şan, şöhret, mal ve mevki kazanmak gibi dünyalık peşinde olmamalıdır. Hadis-i şerifte buyuruldu ki: “Biliniz ki, din adamlarının kötüsü, kötülerin en kötüsüdür. Din adamların iyisi de, iyilerin en iyisidir.” Ders vermek, vaz etmek ve dini yazı, kitap, mecmua çıkarmak, ancak, Allah rızası için olduğu vakit ve mevki, mal ve şöhret kazanmak için olmadığı zaman faydalı olur. Böyle halis, temiz düşünmenin alameti de dünyaya düşkün olmamaktır.
Kaynak: Rehber Ansiklopedisi
Bu konuda henüz görüş yok.