Valens

Kısaca: Hükümdar ...devamı ☟

Hükümdar | adı = Valens | başlık = Doğu Roma İmparatoru | resim = | altyazı = | hüküm süresi =28 Mart 364 - 17 Kasım 375 (Ağabeyi I. Valentinianus ile birlikte doğunun imparatoru olarak)17 Kasım 375 - 9 Ağustos 378 (Batıyı yöneten yeğenleri Gratianus ve II. Valentinianus ile birlikte doğunun imparatoru olarak | tahta geçmesi = | diğer ünvanları = | tam adı = Flavius Iulius Valens | önce gelen = I. Valentinianus | sonra gelen = I. Theodosius | varisi = | kraliçe = | gözdesi = | eş 1 = Albia Domnica Lendering, Jona, "Valens", ``livius.org`` | eş 2 = | eş 3 = | eş 4 = | eş 5 = | eş 6 = | çocukları = Valentinianus Galates, Carosa ve Anastasia
Carosa,
Anastasia | hanedan = Valentinianus Hanedanı | resmi marşı = | babası = Büyük Gratianus | annesi = | doğum tarihi = 328 | doğum yeri = Vinkovci | ölüm tarihi = 9 Ağustos 378 | ölüm yeri = Edirne Savaşı | defin tarihi = | mezar yeri = | Flavius Iulius Valens ``(Latince: Imperator Caesar Flavivs Ivlivs Valens Avgvstvs)`` (d. 328 - ö. 9 Ağustos 378) 364-378 yılları arasında Doğu Roma imparatoru idi. İmparatorluğun doğusu kendisine abisi I. Valentinianus tarafından verilmişti. Zaman zaman Son Gerçek Romalı olarak da anılan Valens Roma İmparatorluğu`nun çöküşünü başlatan Edirne Savaşı`nda yanilmiş ve öldürülmüştür.

Yaşamı

İmparator olarak atanması

Valens ve ağabeyi Valentinianus Sirmium`un 64 kilometre doğusunda Cibalae`de doğmuştu. Babaları Yaşlı Gratianus`un Britanya ve Afrika`da edindiği mülklerde büyüdüler. Valens gençliğinin büyük bölümünü aile evinde geçirdi ve ancak 360`larda orduya katılarak ağabeyine imparator Julianus`un Pers seferinde eşlik etti.

364`ün Şubat ayında imparator Jovian tahtını güvence altına almak için hızla Konstantinopolis`e giderken Dadastan`da zehirlenerek öldü. Jovian`ın vekillerinden (``tribunus scutariorum``) biri Valentinianus`du ve 26 Şubat 364 günü Augustus ilan edildi. Valentinianus büyük ve sorunlu imparatorluğu yönetmek için yardıma ihtiyacı olduğunu hissetti ve aynı yılın 28 Mart günü kardeşi Valens`i Hebdomon`daki sarayda ortak imparator ilan etti.

Valens Balkan yarımadasının doğu yarısı, Yunanistan, Mısır, Suriye ve Anadolu`nun başına geçti. 364`ün Aralık ayında Valens başkent Konstantinopolis`e dönmüştü.

Procopius`un isyanı

Valens selefi Jovian`ın Sasani imparatoru II. Şapur ile yaptığı bir antlaşma yüzünden Mezopotamya ve Ermenistan`daki topraklarının büyük bir bölümünden çekilmiş bir imparatorluğunun doğu kısmını miras almıştı. 365`in kış ayının ardından Valens`in birinci önceliği durumu düzeltmek umuduyla doğuya hareket etmek oldu. 365`in sonbaharında Kapadokya`ya varmıştı ki birisinin Konstantinopolis`te tahtı gasp ederek kendini imparator ilan ettiğini öğrendi. Julianus öldüğünde geriye tek bir akrabası, anne tarafından kuzeni Procopius kalmıştı. Procopius Pers seferi sırasında Julianus`un ordusunun kuzey bölümünü idare etmekle görevlendirilmişti ve Julianus`un halefi açıklandığı sırada imparatorluk seçimlerinde mevcut değildi. Jovian bu olası taleb sahibini dizginlemek için girişimlerde bulunmuşsa da Procopius Valens`in iktidarının ilk yılında giderek artan biçimde şüphe içine düştü.

Yakalanmaktan son anda kurtulan Procopius saklandı ve başkentten geçmekte olan iki askeri birliği kendisini 28 Eylül 365 günü imparator ilan etmeleri için ikna etmeyi başardığı Konstantinopolis`te tekrar ortaya çıktı. Başta şehirde çok sıcak biçimde kabul görmemişse de çok geçmeden Procopius kendi yararına yaptığı propagandayla taraftar topladı. Şehri dışarıdan gelen haberlere kapadı ve Valentinianus`un öldüğü yolunda dedikodular çıkardı, Konstantin hanedanı olan ilişkisini teşhir eden sikkeler bastırdı ve hanedanlıkla ilgili iddialarını daha da ileri götürmek için II. Constantius`un eşi ve kızını yönetiminin kanıtı olarak hareket etmeleri için kullandı. Bu girşimler, özellikle Konstantinlere sadık askerler ve Valentinianusların baskısına uğradıklarını hissetmeye başlayan doğu entellektüelleri arasında başarılı oldu.

Valens ise tereddütteydi. Procopius`un isyan ettiği haberleri geldiğinde tahttan çekilmeyi hatta intihar etmeyi düşündü. Savaşmak için kararını verdikten sonra bile Valens`in Procopius`u engelleme çabaları askerlerinin çoğunun Kilikya`nın ötesine Suriye`ye geçmiş olmaları yüzünden sekteye uğradı. Yine de Valens Procopius`un üzerine iki lejyon gönderdi. Procopius gayet rahat bir biçimde bu askerleri kendi tarafına geçmeye ikna etti. İlerliyen günlerde Valens Kalkedon yakınlarındaki bir kapışmada neredeyse yakalanıyordu. Valentinianus`un kendi topraklarının tecavüze uğramasını engellemekten öteye başka bir şey yapmayı reddetmesiyle durum daha da beter hale geldi. Direncin başarısız olmasıyla Procopius 365`te Trakya ve Asiana psikoposluklarının kontrolünü ele geçirdi.

Valens ancak 366`ının ilkbaharında Procopius ile etkin biçimde mücadele edecek kadar yeterli sayıda asker toladı. Ankara`dan yola çıkarak Pessinus üzerinden Valens Frigya`ya girdi ve Akhisar yakınlarında yapılan savaşta Procopius`un generali Gomoarius`u yendi. Ardından Nacoleia`da Procopius`un kendisiyle buluştu ve askerlerini onu terk etmeye ikna etti. Procopius 27 Mayıs`ta idam edildi ve kellesi teftiş edilmek üzere Trier`deki Valentinianus`a gönderildi.

Gotlara karşı savaş

Kuzeydeki Gotlar Procopius`un Valens`e yönelik isyanını desteklemişlerdi ve Valens de Gotların kendi içlerinde bir ayaklanma planaladıklarını öğrenmişti. Bu Gotlar, daha net söylemek gerekirse Tervingi o dönemde Athanaric`in liderliğindeydiler ve 332 yılında Büyük Konstantin tarafından yenilgiye uğratıldıklarından beri sessiz kalmışlardı. 367`nin ilkbaharında Batı Roma imparatoru Gratianus`un yardımıyla Valens Tuna`yı geçti ve Athanaric`in Gotlarının üzerine yürüdü. Gotlar Karpatlara kaçtılar ve Valens`in saldırısından kurtularak Valens`i yazın geri dönmek durumunda bıraktılar. Ertesi bahar Tuna`da yaşanan sel Valens`in nehri geçmesini engelledi. Bunun üzerine imparator askerlerini kaleler inşa etmkle görevlendirdi. 369`da Valens bir kere daha Noviodunum`dan nehri geçti ve Athanaric`in Trevingisi ile karşılaşıp onları yenmeden önce kuzeydoğudaki Got kabilesi Greuthungi`ye saldırdı. Athanaric antlaşma istedi ve Valens de memnuniyetle kabul etti. Antlaşma Gotlarla Romalılar arasındaki serbest ticaret ve asker değiş dokuşu dahil ilişkileri sona erdirmiştir. İlerliyen yıllarda Valens bu askeri insan gücü kaybını hissetmiştir.

Sasaniler ile mücadelesi

Valens`in 369 yılında aceleyle ve çok da olumlu olmayan bir antlaşma yapmasının sebebi doğuda vaziyetin giderek bozulmasıydı. Jovian 363 yılında Roma`nın Ermenistan üzerindeki çok tartışılan kontrol talebinden feragat etmişti ve II. Şapur bu yeni fırsattan yararlanmak konusunda istekliydi. Sasani kralı Ermeni lordlarını kendi tarafına çekmeye başlayarak Ermeni kralı II. Arşak`ı yalnız bıraktı ve sonunda da tutuklayıp hapse attı. Ardından Şapur önce Kafkas İberyasını ele geçirmek için, sonra da Arşak`ın oğlu Pap`ı kuşatmak için muhtemelen 367 yılında Artogerassa kalesine birer ordu gönderdi. Ertesi baharda Pap kaleden kaçmayı başardı ve anlaşılan Got seferi sırasında aşağı Moesia`da tanıştığı Valens`in yanına sığındı.

Gotlar anlaştıktan sonraki yaz Valens generali Arinthaeus`u Pap`ı yeniden Ermeni tahtına oturtması için gönderdi. Bu durum Şapur`u tahrik etti ve Ermenistan`ı işgal edip, yerle bir etti. Ancak Pap bir kere daha kaçtı ve 370 yılında cok daha büyük bir askeri güç eşliğinde ikinci defa tehta geçti. Ertesi baharda Terentius komutasında çok daha büyük kuvvetler İberya`yı yeniden ele geçirmek ve Npat dağı yanındaki Ermenistan`da garnizon kurmak üzere gönderildi. 371`de Şapur Ermenistan`a yönelik karşı saldırıya geçtiğinde Valens`in generalleri Traianus ve Vadomarius tarafından yenilgiye uğratıldı. Valens 363 yılında yapılan antlaşmayı çiğnemiş ve ardından yaptığı ihlali başarıyla savunmuştu. Zaferin ardından yapılan ateşkes sonraki beş yıl boyunca kısmi barış sağladı. Bu süre zarfında Şapur doğu sınırındaki Kuşan işgaliyle uğraşmak durumunda kalmıştı.

Bu arada çocuk kral Pap ile sorunlar yaşanmaya başlandı. Keyfi hareket etmeye başlayan Pap Ermeni psikoposu Narses`i idam ettirdiği gibi Edessa`nın da bulunduğu bazı Roma şehirlerinin kontrolünü de talep etti. Generallerinin baskısı altında kalan ve Pap`ın Perslere ayanaşmasından endişe eden Valens Ermenistan`da kralı idam ettirdi. Yerine Roma`nın dostu olan Musel Mamikonean`ın vekilliğinde Varazdat getirildi.

375 yılında Valens`in ağabeyi Valentinianus kafatasında bir damar çatlaması geçirdi ve bunun sonucunda 17 Kasım 375`te öldü. Valentinianus`un iki oğlu ve Valens`in yeğenleri Gratianus ve II. Valentinianus Panonya`da Augustus`luğa getirildiler.

Bu arada Persler yeniden 363 antlaşmasının şartlarına dönülmesi için baskıya başladılar. 375`te doğu sınırının ısınmaya başlaması üzerine Valens büyük bir seferin hazırlıklarına başladı. Öte yandan esas sorun başka bir yerdeydi. 375`te batı Kilikya`nın dağlık bölümü olan Isauria`da doğuda konuşlandırılmış olan askerlerin yolunu değiştiren büyük bir ayaklanma çıktı. Bundan başka 377`de Kraliçe Mavia yönetimindeki Sarasenler ayaklanmışlar ve Fenike ile Filistin`den Sina`ya kadar uzanan bölgeyi harap etmişlerdi. Her ne kadar Valens her iki ayaklanmayı da kontrol altına almışsa da doğu sınırında bir eylemde bulunma fırsatı daha yakındaki bu açtışmalar yüzünden sınırlı kalmıştı.

Got savaşı

. Sikkenin arka tarafında Valens ve ağabeyi I. Valentinianus gücün sembolü olan küreyi birlikte tutuyorlar.] Valens`in doğu seferi planları hiçbir zaman hayata geçmedi. 374`te askerlerin batı imparatorluğuna gönderilmesi Valens`in seyyar güçlerinde boşluklar yarattı. Doğuda savaşa hazırlanan Valens bu boşlukları doldurmak için son derece iddialı bir seferberlik başlattı. Bu yüzden Got kabilelerinin 375`te Hunların istilası yüzünden yerlerinden olduğu ve kendisinden sığınma talep ettikleri haberinden hiç memnun kalmadı. 376`da Vizigotlar aşağı Tuna kıyılarında ilerlediler ve başkentini Antakya`da kurmuş olan Valens`e bir elçi gönderdiler. Gotlar Balkan yarımadasında sığınma ve toprak talep ediyorlardı. Yaklaşık 200.000 Got Tuna boyunca Moesia ve Daçya`daydı.

Valens`in danışmanları çok geçmeden bu Gotların Valens`in asker ihtiyacını fazlasıyla karşılayacağını, eyalet askerlerinin haracına olan bağımlılığını azaltacağını ve bu sayede de gelirleri artıracağına dikkat çektiler. Sığınma talebinde bulunan Gotlar arasında şef Fritigern`in önderliğini yaptığı bir grup da vardı. 370`lerde Valens Fritigern`i Hıristiyan Gotları cezalandıran Athanaric`e karşı desteklemişti. İzin isteyen Gotlar arasında Valens yalnızca Fritigern ve yandaşlarına izin verdi. Ancak bu diğerlerinin de peşi sıra gelmelerini engellemedi.

Fritigern ve yandaşı Gotlar sınırı geçtiklerinde Valens`in seyyar güçleri doğuda Pers sınırında ve Isauria`daydılar. Bu Gotların yerleşimini denetlemek için yalnızca kıyı birliklerinin mevcut bulunması anlmına geliyordu. Az sayıdaki mevcut imparatorluk askerleri Romalıların önce bir grup Got`un, sonrasında da Hunlar ve Alanların Tuna`yı geçişini durdurmalarını engelliyordu. Kontrollü bir yerleştirme olarak başlayan faaliyet büyük bir akına dönüştü ve vaziyet daha da kötüleşti. Kıyı komutanları sorumlulukları altındaki Vizigotları taciz etmeye başlayınca Gotlar 377`de ayaklandı ve Marcianopolis yakınlarında Trakya`daki Roma birliklerini yenilgiye uğrattılar.

Ostrogotlar, ardından da Hunlar ve Alanlar ile güçlerini birleştiren babar grubu doğu ve batıdan gönderilen imparatorluk askerleri ile karşılaşana kadar ilerledi. Ad Salices yakınlarında yapılan bir savaşta Gotlar bir kere daha zafer kazandılar ve Balkan dağlarının güneyinde kalan Trakya`nın yönetimini ellerine geçirdiler. 378`e gelindiğinde Valens doğudaki üssü Antakya`dan batıya ilerleme imkanı buldu. İskelet bir güç dışında bazıları Gotlardan oluşan tüm güçlerini doğudan batıya çekerek 30 Mayıs 378`de Konstantinopolis`e vardı. Bu arada Valens`in danışmanı Richomeres ve generalleri Frigerid, Sebastian ve Victor Valens`i uyardılar ve kendisini Gratianus`un Galya`dan gelecek muzaffer lejyonlarını beklemesi konusunda ikna etmeye çalıştılar. Sonrasında yaşananlar sonuçları ileriki yıllarda hissedilmeye devam edecek aşırı bir gururun örneğidir. Yeğeni Gratianus`un başarısını kıskanan Valens zaferi kendi başına kazanmak istediğine karar verdi.

Edirne savaşı ve Valens`in ölümü

Askerlerinin gücünü toplaması ve Trakya`da avantaj sağlayabilmek için verilen kısa bir moladan sonra Valens Edirne`ye doğru hareket etti. Oradan 9 Ağustos 378 günü barbar ordusunun üzerine yürüdü. Her ne kadar müzakereler girişimileri olduysa da bir Roma birliğinin saldırıya geçmesiyle her ki taraf savaşın içine çekilmiş oldu. Romalılar başlarda kendilerini korudularsa da saflarını bölen Vizigot süvarilerinin sürpriz saldırısıyla dağıldılar.

Savaşla ilgili başlıca kaynak Ammianus Marcellinus`dur.``Historiae``, 31.12-13. Valens htırı sayılır miktarda muhafızı malzemelerin ve hazinenin başında bırakarak elindeki gücü zayıflatmıştı. Sağ kanat süvarisi Got kampına sol kanadından biraz daha önce varmıştı. Çok sıcak bir gündü ve Roma süvarisi stratejik bir destek olmadan çatışmaya girmiş, sıcakta çok fazla güç harcamıştı.

Bu arada Fritigern bir kere daha bir barış elçisi gönderdi. Son gecikme savaş alanında bulunan Romalıların sıcağa dayanamadıkları anlamına geliyordu. Roma okçularının yanlış zamanlamalı bir saldırısı başladığında ordunun kaynakları daha da tükendi ve bu da Valens`i elçiyi geri çağırmak durumunda bıraktı. Okçular yenilmiş ve utanç içinde geri çekilmişlerdi.

Bunun ardından Altaheus ve Saphrax komutasındaki Got süvarileri saldırıya geçtiler ve Roma süvarisi kaçmaya başladı. Bu muhtemelen savaşın en belirleyici olayıydı. Bu noktada Ammianus Valens`in ölmüne dair iik anlatımda bulunur. İlk anlatımda Ammianus Valens "bir okla ölümcül şekilde yaralandığını ve kısa bir süre sonra son nefesini verdiğini" belirtir. (...I.12) Cesedi hiçbir zaman bulunamamış ve düzgün bir şekilde gömülmemiştir. İkinci anlatımında Ammianus Roma piyadelerinin terk edildiğini, çevrelerinin sarıldığını ve kılıçtan geçirildiğini belirtir. Valens yaralanır ve ahşap bir kulübeye taşınır. Kulübe Gotlar tarafından içindeki ödülden bihaber bir şekilde ateşe verilir. Ammianus`a göre Valens bu şekilde yokolmuştur.(...I.13.14-6)

avaş sona erdiğinde doğu ordusunun üçte ikisi ölmüştü. En iyi subaylarının çoğu yokolmuştu. Valens`in ordusundan geriye kalanlar Comes Richomer ve General Victor tarafından gece karanlığında savaş alanından ayrılmıştır.

Bu dönemin önemli bir tarihçisi olan J.B. Bury savaşın önemi konusunda detaylı bir oyrum ayapr: "Yaşanmasına hiç gerek olmayan bir felaket ve rezaletti."

Savaş Roma devletini aciz duruma düşürdü. Bozgunla karşı karşıya kalan on dokuz yaşındaki imparator Gratianus I. Theodosius`u atayana kadar kontrolden çıkarak yayılan felaketle başa çıkamamıştır.

Mirası

`da" target="_blank"> Valens Kemeri olarak da bilinen
Edirne Valens`in kariyerindeki en önemli olaydı. Edirne Savaşı`nın savaş sanatının evrimi bakımından da bir önemi vardı. O zamana kadar Roma piyadesi yanilmez kabul edilirdi ve bunun kanıtı da oldukça fazlaydı. Ancak Got piyadeleri bütün bunları tamamen değiştirdi. J.B. Burry 5. yüzyıl için kayıtların yetersiz olduğunu söylese de 4. ve 6. yüzyılların tamamında tarih süvarilerin Romalıların karadki başlıca silah gücü haline geldiğini göstermektedir.

A.H.M. Jones, "Valens tamamen sıradan ancak yine de hiçbir askeri yeteneği olmayan bir hamiydi: entrikalar konusundaki tedirginlikleri ve hain olduğu iddia edilenlerin zalimce cezalandırmasıyla şuuruna ihanet etmiştir," diye yazar. Ancak Jones Valens`in "alt sınıfların çıkarları konusunda dikkatli, vicdan sahibi bir yönetici," olduğunu teslim eder. "Kardeşi gibi o da içten bir Hıristiyan`dı."Jones, Arnold Hugh Martin, ``The Later Roman Empire, 284-602: A Social, Economic and Administrative Survey`` (Baltimore: Johns Hopkins University, 1986), s. 139. Bu kadar hezimetle sonuçlanan bir savaşta ölmesi talihsiz bir kariyerin en alt noktası olarak kabul edilmiştir. Bu Valens`in yenilgisinin derin sonuçları düşünüldüğünde özellikle doğrudur. Edirne imparatorluğun son döneminde Roma`nın toprak bütünlüğünün sona erişinin başlangıcı olmuş ve bu gerçek çağdaşarı tarafından bile farkedilmiştir. Ammianus bu savaşın Cannae Savaşı`ndan sonra Roma tarihindeki en kötü yenilgi olduğunu anlamış, Rufinus ise savaş için "Roma İmparatorluğu için tüm kötülüklerin başlangıcı" demiştir.

Valens aynı zamanda Roma devletinin kısa bir tarihinin yazımını da emretmiştir. Valens`in katibi Eutropius tarafından hazırlanan bu çalışma Breviarium ab Urbe condita adıyla bilinir ve kuruluşundan itibaren Roma`nın hikayesini anlatır. Bazı tarihçilere göre Valens Roma tarihini öğrenmenin gerekliliğiyle motive olmuştu. Böylece kendisii kraliyet ailesi ve atadıkları Roma Senato sınıfı ile daha kolay kaynaşacaktı.Eutropius, ``Breviarium``, ed. H. W. Bird, Liverpool University Press, 1993, s. xix.

İmparatorluğun dini niteliğiyle ilgili mücadeleleri

Yöetimi sırasında Valens imparatorlukta bir bölünme yaratmaya başlayan teolojik bir farklılıkla mücadele etmek durumunda kalmıştı. Julianus pagan inanışı canlandırmaya çalışmıştı. Bu girişiminde Hıristiyanların arasındaki farklı grupların anlaşmazlıklarından ve orduda sayıları fazla olan pagan askerlerden faydalanmıştı. Büyük destek toplamasına karşın eylemleri çoğu zaman ölçüsüz bulunmuş Perslere karşı çıktığı bir seferde ölmeden önce küçünsenmişti. Ölümü tanrının bir işareti olarak algılanmıştı.

II. Constantius ve Constans gibi Valen ve Valentinianus da farklı teolojik görüşlere sahipti. Valens Aryan`dı. Valentinianus ise İznik itikatını destekliyordu. Ancak Valens öldüğünde Aryanizm imparatorluğun doğusunda sona ermek üzereydi. Ardından gelen I. Theodosius İznik itikatını onaylamıştır.

Kaynak

Kaynak wiki |url=http://en.wikipedia.org/wiki/Valens |tarih=27 Temmuz 2007 |dil=İngilizce |madde=Valens



Notlar

başlangıç kutusu sıra kutusu| önce = Jovian | başlık= Roma İmparatoru | yıllar= 364–378 I. Valentinianus, Gratianus ve II. Valentinianus ile | sonra= I. Theodosius bitiş kutusu Roma İmparatorları

Kaynaklar

Vikipedi

Bu konuda henüz görüş yok.
Görüş/mesaj gerekli.
Markdown kullanılabilir.

Valens Resimleri

Valerius Valens
7 yıl önce

Aurelius Valerius Valens (ö. 317), Aralık 316'dan 1 Mart 317'ye kadar Licinius'la birlikte müşterek Roma İmparatoru. Valens'in saltanatının kısalığından...

Valerius Valens, Roma İmparatorları, 1453, 1 Mart, 235, 284, 314, 316, 317, 395, 480
Ritchie Valens
3 yıl önce

Ritchie Valens (doğum adı : Richard Steven Valenzuela; d. 13 Mayıs 1941 - ö. 3 Şubat 1959) , Amerikalı şarkıcı, müzisyen ve söz yazarıdır. Kendisi gibi...

Bozdoğan Kemeri
3 yıl önce

ya da bütün dünyada bilinen ve kabul gören mirascısının orijinal adı ile Valens Su kemeri (Yunanca: Άγωγός του ὔδατος, Agōgós tou hýdatos; anlamı: "su kemeri")...

Licinianus
7 yıl önce

Iulius Valens Licinianus, 250 yılında İmparator Deicus'a karşı imparatorluk iddiası ile ayaklanmış isyancı. Senatör olan Licinianus, görünüşe göre o sırada...

Licinianus, Roma İmparatorları, 1453, 235, 250, 284, 395, 480, Aemilianus, Alexander Severus, Antoninus Pius
Procopius
3 yıl önce

hemfikirdir. Tam bu sırada, Jovian ölmüş ve I. Valentinianus tahtı kardeşi Valens ile paylaşıyordu. Procopius, hiç vakit kaybetmeden kendini imparator ilan...

Procopius, Roma İmparatorları, 1453, 235, 26 Eylül, 26 Mayıs, 27 Mayıs, 284, 28 Eylül, 326, 363
Hadrianapolis Muharebesi
7 yıl önce

etmişti. Liderleri Alavivus ve Fritigern ile Doğu Roma'ya sığınmışlardı. Valens onları müttefik olarak 376 yılında Tuna'nın güneyine yerleşmelerine izin...

Gratianus
7 yıl önce

savaşında kesin bir yenilgiye uğrattı. Aynı yıl 9 Ağustos'ta Valens Edirne Savaşı'nda öldü. Valens Gratianus ve ordusunun Gotlar, Alanlar ve Hunlardan oluşan...

Gratianus, Gratian, 1453, 17 Kasım, 18 Nisan, 19 Ocak, 235, 23 Mayıs, 25 Ağustos, 284, 359
I. Valentinianus
7 yıl önce

tarafından imparator seçildi. Valentinianus kısa bir süre sonra kardeşi Valens'i de imparator yaptı. İki kardeş yukarı Moesia'da Niş şehrinde imparatorluğu...

I. Valentinianus, Roma İmparatorları, 1453, 17 Kasım, 235, 26 Mart, 26 Şubat, 284, 28 Mart, 321, 364