Küçük bir politik grubun önemli bütün yetkileri tekelinde toplayarak, demokratik olmayan bir biçimde, devletçilikle ve sıkı bir denetim rejimiyle toplumu yönetmesi akımı ve uygulamasıdır.
Teokrasi
Yasama, yürütme ve yargı fonksiyonlarına ilişkin bütün devlet gücünün, ancak ilahi kaynaklı olması halinde meşruiyet ve hukukilik kazanacağını savunan ve bu gücün sadece Tanrı`nın yeryüzündeki vekiller tarafından kullanılabileceğini öngören teoriyi ifade eder.
Federasyon
Birden fazla devletin kendi istekleriyle bir araya gelerek dışarıya karşı tek bir siyasal güç olarak görülmeleri ve bu amaçla kurdukları örgütün oluşturan devletlerin üzerinde olması; iç işlerinde ise, gene aralarındaki anlaşmaya göre geniş veya dar ölçüde özerk olmaları. Bu devlet içinde yaşayan çeşitli uluslar da büyük bir özerklik içinde ama aynı devlet içinde dışarıya karşı birliklerini bozmadan yaşamlarını sürdürebilirler.
``Konfederasyon
Bağımsız devletler tarafından, egemenliklerini muhafaza etmek şartıyla, ortak ve sınırlı menfaatlerini sağlamak maksadıyla, bir antlaşma ile kurulan devletler topluluğudur. Konfederasyonda, devletler ancak belli ve sınırlı maksatlarla birleşmişlerdir. Konfederasyonu meydana getiren konfedere devletlerin devletlik vasfı, konfederasyon halinde de devam eder. Ortak menfaatlerini gerçekleştirmeye yarayacak nispette bir işbirliği yaparlar; bunun dışında müstakil devlet sıfatlarını, hak ve vazifelerini tamamıyla korurlar.
Monarşi
Bir hükümdarın devlet başkanı olduğu bir yönetim biçimidir. Bir monarşiyi diğer yönetim biçimlerinden ayıran en önemli özellik, devlet başkanının bu yetkiyi yaşamı boyunca elinde bulundurmasıdır.
Oligarşi
Sadece belirli bir zümrenin bir ülkeyi yönetmesiyle ortaya çıkan yönetim biçimidir. Genelde yönetimdeki grup, askeri, siyasi veya maddi olarak ülkenin önde gelen gruplarından birisidir. Bazı siyaset bilimciler, yönetim şekli ne olursa olsun, her devletin yönetiminde mutlaka bir oligarşi olduğunu belirtirler.
Doğrudan Demokrasi
Doğrudan hükümet de denilen doğrudan demokrasi, halkın egemenliğini bizzat ve doğrudan doğruya kullandığı demokrasi tipidir. Doğrudan demokraside devlet için gerekli olan bütün kararlar, yurttaşlar topluluğu tarafından aracısız ve temsilcisiz olarak bizzat alınırlar. Doğrudan demokrasi, halkın halk tarafından yönetilmesini öngörmektedir. Dolayısıyla doğrudan demokrasi sistemi, demokrasinin ideal anlamına en yakın olan sistemdir.
Temsili Demokrasi
Demokratik ülkelerde milletin egemenlik hakkını doğrudan değil de, seçtiği temsilciler (milletvekilleri) aracılığıyla kullandığı bir demokrasi uygulamasıdır. Genellikle nüfusu yüksek ülkelerde kullanılır.
Mutlakıyet
Bir hükümdarın kayıtsız şartsız idaresi altında bulunan hükümet şeklidir. İdareyi elinde bulunduran mutlak hakimdir ve kimseye hesap vermez. İktidar miras yoluyla alınabildiği gibi seçimle de olabilir.
Despotluk
Hiçbir yasaya bağlı kalmaksızın ve buyrukçunun çıkarından başka hiçbir amaç gözetmeksizin, zorbaca uygulanan ve buyruklara dayalı yönetim biçimidir.
Meşrutiyet
Hükümdarların mutlak yetkilerinin bir bölümünü anayasal kurumlara ve meclise devrettiği yönetim biçimidir.