Merkez bucağına bağlı 3, Özkonak bucağına bağlı 10 ve Topaklı bucağına bağlı 5 köyü vardır.
Tarih
1926'da da dilbilimci Emile Forrer, Boğazköy Hitit Kraliyet Arşivler'inde yaptığı araştırmalar sırasında bir tablette Zuwinasa şehrinin adını okudu Nenessa ve Zu-Winasa, Nicole Thierry'nin çalışmalarına göre, Venassa ve Avanos'a dönüşmüştür. Osmanlı belgelerinde Avanos, Enes ve Evenez olarak geçer.Avanos yakınlarında, Kızılırmak'ın hemen kenarındaki bir Roma mezarlığında ele geçen mermerden lahit, merkez Kapadokya bölgesi'nde bugüne kadar ele geçen tek lahit olması açısından ilginçtir. Lahit, 1971 yılında tesadüfen ortaya çıkmış.
Avanos'un Sarılar kasabası yakınlarındaki Prof. H. Sever'in başkanlığındaki Zank Höyük'te yapılan arkeolojik kazılarda Eski Tunç Çağı'ndan Geç Roma Dönemi'ne kadar değişik kültürlere ait kalıntılar açığa çıkarılmıştır. Avanos'ta XIII. yüzyıl Selçuklu Dönemi'ne tarihlenen Sarıhan kervansarayı ve Alaaddin Camii bulunmaktadır.
Çömlekçilik
Avanos'ta da Hititler'den beri çarkla çanak-çömlek yapıldığı bilinmektedir. Bu el sanatı kavimden kavime, babadan oğula geçerek günümüze kadar gelmiştir. Avanos'un dağlarından ve Kızılırmak'ın eski yataklarından yumuşak ve yağlı kil topraklar elenir ve iyice yoğurularak çamur haline getirilir. Çark adı verilen ve ayakla döndürülen tezgah üzerindeki çamurun maharetle şekillendirilmesiyle istenilen çanak yapılmış olur. İşlik denilen atölyelerde üretilen çanaklar önce güneşte, daha sonra da gölgede kurutulduktan sonra, saman ve talaşla yakılan fırınlarda 800 dereceden başlayıp 1200 derece sıcaklık arasında özenle pişirilir.Türkiye'nin en uzun nehri Kızılırmak, Avanos yakınlarında suladığı tüflü, killi topraklar nedeniyle eski zamanlarda adına yakışır bir kızıllığa bürünüyor. Barajlar yaptıktan sonra bu özelliği genelde yokolmuştur. Yörede yemek kapları, su testileri, kışlık yiyecek saklamak için çömlekler ve küpler, su küpleri tanınan çanak ürünleridir. Avanos, günümüzde Kapadokya'nın El Sanatları Merkezi olarak tanınmaktadır.