Duruşmalar sırasında birçok kişi yetkililer tarafından aranmamasına rağmen suçlanmış, 150'den fazla insan tutuklanmış ve hapse atılmıştır. Duruşmalara bakan iki mahkeme, 29 kişiyi suçlu bulmuş ve cadılıktan ölüme mahkum etmiştir. Suçlananlardan on dokuzu, on dört kadın ve beş erkek, asılmıştır. Suçlananlardan bir adam yalvarmayı reddettiğinden dolayı ağır kayalar altında sıkıştırılarak idam edilmiştir. En azından suçlananlardan beş kişi ise hapishanede ölmüştür.
Her ne kadar "Salem Cadı Mahkemeleri" olarak anılsalar dahi, 1692'deki ön dinletiler bölgedeki birçok yerde gerçekleştirilmiştir: Salem Köyü, Ipswich, Andover ve ayrıca Salem Kenti, Massachusetts. En bilindik duruşmalar 1692'de Salem Kentinde Oyer ve Terminer Mahkemesinde gerçekleştirilmiştir. Bu mahkemeden önceki duruşmalarda dinlenilen yirmi alti kişi bu mahkemede suçlu kabul edilmiştir. 1693 yılında Salem Kentinde, ayrıca Ipswich'de, Boston'da ce Charlestown'da ele alınan Yüksek Mahkemenin ilk dört celsesi otuz bir cadılık duruşmasından sadece üç sanığı suçlu bulmuştur.
Arkaplan
Cadılık suçalamalarının sayısındaki sıradışı artış nedeniyle, bu olayın tarihsel içeriğinin çeşitli birçok yönünün özel olarak katkıda bulunduğu ele alınır.Politik içerik
(1651-1697)] Massachusets'a 1629'da tanınan ayrıcalıklar Kral II. James Sir Edmund Andros'u Yeni İngiltere Yönetimi'nin başına getirmesi ile 1684 de iptal edilmişti.The Glorious Revolution in Massachusetts: Selected Documents, 1689-1692 (henceforth cited as Glorious Revolution), eds. Robert Earle Moody and Richard Clive Simmons, Colonial Society of Massachusetts: Boston, 1988, p. 2 Kral James II The Glorious Revolution da tahtından mahrum bırakıldığında 1689'da Andros da yerinden edilmiş ve Mary ile William İngiltere'de tahta çıkmıştır.Simon Bradstreet ve Thomas Danforth vali ve vali yardımcısı seçilmiştir. Aynı zamanda "doğuya doğru" (günümüzün Maine kıyıları) yerleşmeye başlayan İngiliz koloniciler ile Fransızlar tarafından desteklenen Wabanaki Yerlilerinin arasında gerginlik çıkmış, bu gerginlik sonradan Kral William'ın savaşı olarak anılan savaşa neden olmuştur.
Bölgesel içerik
1689'da, sonunda Salem Köyü, Salem Kasabasındaki kilise tarafından kendi sözleşmeli kilise topluluğunu oluşturma ve kendi papazını atama iznini yapılan birçok talepten sonra aldı. Samuel Parris in ilk atanan papaz olmasından ve bu görevin karşılığında kendisine papaz evinin tapusunun verilmesinin ardından, Salem Köyü ve civar köyler görüş ayrılığına düşmüş, bölünmüşlerdir.Andover'da ise kilise, kasabanın kuzeyinde uzun zamandır kasabanın papazı olan Francis Daniel ve kasabanın güneyinde kasabanın kilisesinin öğretmeni olan Thomas Barnard'ın önderliklerinde olmak üzere iki ayrı cemaate sahip olacak şekilde ayrılmıştır.
Daha fazlası için, bakınız:
- Paul Boyer and Stephen Nissenbaum, Salem Possessed: The Social Origins of Witchcraft, Harvard University Press: Cambridge, 1974.
- Enders A. Robinson, Salem Witchcraft and Hawthorne's House of the Seven Gables, Heritage Books, Bowie, MD, 1992.
Ekonomik İçerik
Özellikle ekonominin tarıma dayalı olduğu uç bölgelerde olmak üzere, aile bireylerindeki sayı artışı aile içi ve komşular arası toprak anlaşmazlıklarını körüklemişti. Hava durumundaki bir değişim veya küf, mantar gibi hastalıklar kolayca bir yıllık ekini yok edebiliyordu. Orta boyuttaki bir aileyi doyurabilecek olan bit tarla, bir kuşak sonraki aileyi doyurmakta yetersiz kalmakta ve çiftçileri daha çok Amerikan yerlilerinin yaşadığı el değmemiş topraklara doğru gitmeye zorlamıştı. Püritanlar bu yeni topraklarda bir teokrasi oluşturmaya yemin ettiklerinden dolayı, dini çoşkunluk ortadaki durumu gerginleştirmekte idi. Ekin, hayvan ve çocuk kayıpları, deprem ve kötü hava gibi felaketlerin nedeni Tanrı'nın gazabına dayandırılmaktaydı.
Daha fazlası için, bakınız:
- John Putnam Demos, Entertaining Satan: Witchcraft and Culture of Early New England, Oxford, New York, 1982.
Dini İçerik
Puritanlar yeryüzüne inmiş bir melek olarak gördükleri şeytan da dahil olmak üzere, tanrının ve meleklerin bulunduğu görünmez bir dünyanın varlığına inanıyorlardı. Puritanlara göre bu görünmez dünya içinde bulundukları görünür dünye kadar gerçekti.Büyücülük ve Malvarlığı Konularına Dair Pratik Tedbirler (1689) adlı kitabın yazarı Cotton Mather, Boston masonlarından olan John Goodwin'in dört çocuğunun sergilediği garip davranışları anlatmış ve bu davranışların nedenini ise Mary Glover adında bir İrlandalı çamaşırcı kadının onların üzerinde büyü yapmasına dayandırmıştır. Boston'un Kuzey kilisesinde papaz olan Mather, cadılığa katı bir şekilde inanıyor ve bastırdığı broşürler ile bu fikrin yayılmasını sağlıyordu.
Daha fazlası için, bakınız:
- Richard Godbeer, The Devil's Dominion: Magic and Religion in Early New England, Cambridge: New York, 1992.
- Perry Miller, The New England Mind: The Seventeenth Century, Harvard University Press: Cambridge, 1939.
- Richard Weisman, Witchcraft, Magic, and Religion in 17th Century Massachusetts,University of Massachusetts Press: Amherst, 1984.
Sosyal İçerik
Puritan topluluklarının sahip olduğu ataerkil inançlar da durumu gerginleştirmekteydi.Kadının erkeğe itaat etmesi gerekliliğine güçlü bir şekilde inanıyorlardı. Bir kadının, bir erkeğe nispeten yaradılışından kaynaklanan nedenlerle, şeytanın hizmetinde çalışması olası görülüyor, aynı zamanda da doğuştan şehvetli oldukları düşünülüyordu. Ayrıca, küçük bir kasabanın sahip olduğu atmosfer sırların saklanmasını güç kılıyor, insanların birbiri ile ilgili olan fikirlerinin kolayca hakikat olarak kabul edilmesine yol açıyordu.
"Çocuklar görünen fakat duyulmayan olmalıdır" felsefesinin benimsendiği bir çağda, elbette çocuklar sosyal hiyerarşinin en altına bulunuyorlardı.Oyuncaklar ve oyunlar gereksiz görülmekte ve çocuklar oyun oynamaktan yıldırılmaktaydı. Kız çocukları daha fazla kısıtlamalara maruz bırakılıyordu. Erkek çocukları avlanabiliyor, balık tutabiliyor, ormanı keşfedebiliyordu.Sıklıkla marangozların ve demircilerin yanında çıraklık yapıyorlar, ancak kız çocukları ise çocukluktan itibaren iplik eğirme, yemek pişirme, dikiş dikme, örgü örme eğitimlerini alarak ailelerine ve kocalarına hizmetçi olmaları için hazırlanıyordu.
Daha fazlası için, bakınız:
- Elizabeth Reis, Damned Woman: Sinners and Witches in Puritan New England, Cornell University Press, Ithaca, NY, 1997
- Carol F. Karlsen, Devil in the Shape of a Woman: Witchcraft in Colonial New England, Norton: New York, 1987.
Olaylar
İlk Ortaya Çıkışı
1692 yılında Salem köyünde yaşayan Papaz Samuel Parris'in 9 yaşındaki kızı Betty Parris ve (kızının da kuzeni olan) 11 yaşındaki yeğeni Abigail Williams, Beverley dolaylarında vaizlik yapan John Hale, tarafından "çok güçlü sara krizi ya da etkin doğal afet" olarak adlandırlan ruhsal sarsıntıyı geçirmeye başladılar.Köyün eski vaizi Deodat Lawson'ın görgü tanıklığına göre; kızlar bağırıyor, eşyaları fırlatıyor, garip sesler çıkarıyor, yerlerde sürünüyor ve kendilerini anormal şekillere sokuyorlardı. Kızlar iğnelerin vücutlarında açtığı yara ve deliklerden de şikayetçiydi. William Griggs olduğu tahmin edilen bir doktor, kızlarda fiziksel rahatsızlığa dair bir işaret bulamamıştı. Bir süre sonra, köyde yaşayan başka bir genç kadının da benzer davranışları göstermeye başladığı öğrenildi. Lawson'un Salem Köyü misafirhanesinde verdiği vaazlar artık acılı serzenişler ile kesilmeye başlamıştı.
Sarah Good, Sarah Osborne ve Tituba'dan oluşan üç kişi Betty Paris, Abigail Williams, 12 yaşındaki Ann Putnam, Jr. ve Elizabeth Hubbard'a ızdırpap ve acı vermek iddiası ile suçlanıp tutuklandılar.
Sarah Good yoksuldu. Yemek ve barınak için komşularından yardım istemiş ve dilencilik yapmış biriydi, daha sonra ise Sarah Osburne'un resmi hizmetçisi olmuştu. Sarah Osburne ise kilise toplantılarına çok nadir katılması ile bilinirdi.Tituba ise Püritan'lardan farklı etnik kökene sahip bir köleydi ve suçlamalar için açık bir hedefti. Bu kadınların hepsi de büyücülük suçlamaları için "olağan şüpheliler" tanımına uyuyordu. Zaten kimse de onların arkasında durmadı. 1 Mart 1692'de büyücülük suçlaması ile yerel sulh hakiminin karşısına çıktılar. Birkaç gün süren sorgularının ardından hapishaneye gönderildiler.
Mart ayında suçlamalar; Martha Corey, Dorothy Good (tutuklama esnasında hata yapılarak Dorcas God olarak anıldı), Salem Köyü'nden Hemşire Rebecca ve Ipswich dolaylarından Rachel Clinton isimlerine de yöneltildi. Martha Corey kadınların suçlanmasındaki yersiz şüpheciliğe karşı düşüncelerini kendini örnek göstererek dile getirdi.O'nun ve hemşire Rebecca'nın alacağı cezalar topluluğu da yakından ilgilendiriyordu, çünkü Martha Corey ve Hemşire Rebecca Salem Köyü'ndeki kilisenin tam bir müdavimiydi. Eğer böylesi namuslu insanlar cadı olabiliyor ise herkesin cadı olabileceği fikri uyanabilirdi. Bu halde kilise üyeliğinin de suçlamalara karşı bir güvenlik getirmiyor olduğu söz konusu edilirdi. Sarah Good'un kızı Dorothy Good sadece 4 yaşında olmasına rağmen sorgulandı ve yanıtları annesinin cadılık ile ilişkilerini kanıtlayan birer itiraf olarak değerlendirildi. Mart ayının sonunda, Ipswich'de yaşayan Rachel Clinton da Salem Köyündeki olaylara ilişkin alakasız suçlamalar ve büyücülük nedeni ile tutuklanıyordu.