Fransızlar, Hacı Talip Çiftliği Baskınında yenilince, Tarsus Bağları mıntıkasına çekilmiş ve burayı da iyi bir şekilde tahkim ederek, savunma merkezi haline getirmişlerdi . Diğer yandan demiryolları ve şoseler Türk kuvvetleri tarafından kesilmiş olduğundan Tarsus şehri Adana ve Mersin`den yardım alamamıştı. Bundan dolayı da Fransızlar Tarsus`a sıkışıp kalmışlardı.
Bu durum karşısında mıntıka komutanı Yarbay Şemsettin Bey , sol cenah komutanı Binbaşı İ.Ferahim Bey`le görüşerek, Tarsus`un alınmasına karar verdiler. Bu harekata Tarsus grubu emrindeki kuvvetler katıldılar. Ancak Mersin Grubu kuvvetleri ile Sinan Tekelioğlu kuvvetlerinden birkaç bölük de batı ve doğu tarafların korunması ve gereğinde yardım yapılması açısından kullanıldı. Ayrıca Mersin bölgesindeki Fransızları baskı altında tutmak için, yani Tarsus`a yardım göndermelerine mani olmak üzere Mersin Grubunu da harekete geçirdiler. Bundan başka 41. Tümenden istenilen cephane Karadiken köyünde toplanacaktı. Ayrıca halktan ve yerel idarelerden istenilen silah ve yiyecek gibi şeyler de Karadiken köyüne getirilecekti .
Diğer taraftan, köylerde mevcut silahlı, kılıçlı ve baltalı bütün halka; Hacı İshak Ağa`nın komutasında, taarruzun başlangıcı olan 15 Temmuz 1920`de Sayköy`de toplanması, burada taarruz kuvvetlerinin genel ihtiyatı olarak bulunması emredildi ve bu da sağlandı .
Bundan sonra da Adana Cephesi Komutanı Kurmay Albay Selahattin Adil Bey`de birlikleri denetlemiş ve memnun olmuştu. Selahattin Adil Bey taarruzun yapılmasını yetkililere emrederek, ayrılmıştı. Bunun üzerine Bölge Komutanı Yarbay Şemsettin Bey ile Tarsus Grup Komutanı İ.Ferahim Bey bir araya gelerek, harekete karar verdiler. Bundan sonra da, İ.Ferahim Bey emrindeki müfreze komutanları ile bir toplantı yaparak, son durumu değerlendirmiş ve taarruz emrini vermişti .
Böylece, 15/16 Temmuz 1920 gecesi bütün tertipler alınmıştı. Türk Milli Kuvvetlerin elindeki tek top da Sucular mevkiine götürülerek Fransızların Gözlük Kule`deki bataryasını dövmeye başlayınca beklenen taarruza geçilmiş, ama bu taarruzdan beklenen başarı elde edilememişti. 16/17 Temmuz gecesi yapılan ikinci Türk taarruzu da başarılı olamamıştı. Bunun üzerine birlik komutanları Sayköy`de toplanarak, taarruzun tekrarlanması için yeni karar almışlar ve tamamlayıcı emirler vermişlerdi. 18/19 Temmuz 1920 gecesi taarruz üçüncü defa olarak tekrarlanmıştı. Bu taarruza civardaki bütün köylülerde katılmış, silahlı olanlar bizzat, silahsız olanlar da "Allah Allah" sesleri ile iştirak etmişlerdi. Türk askerinin amansız taarruzu karşısında Fransızlar dayanamayarak ve 200 kadar da ölü vererek, perişan bir halde Tarsus`a geri çekilmişlerdi.