ücret
Türkçe ücret kelimesinin İngilizce karşılığı.n. dues, fee, charge, terms, payment, wages, pay, wage, salary, earnings, rate, emolument, hire, honorarium, remuneration, stipend, wage rate
Kısaca: Ücret, Marksist ekonomi politik anlayışta, Klasik iktisat'tan farklı olarak emeğin değeri ya da fiyatı değildir. Aksine Marks, bu noktada klasik iktisadın eleştirisini yapmak üzere, "emek gücünün değeri ya da fiyatının ücrete dönüşmesinden" sözeder. ...devamı ☟
iki tür ücret kavramı vardır: parasal ücret ve reel ücret. Parasal ücret işçilerin çalışma karşılığı aldığı para miktarını gösterirken, reel ücret parasal...
İœcret, Antonio Gramsci, Artı-değer, Asya tipi üretim tarzı, Burjuva, Değişim Değeri ve Kullanım Değeri, Diyalektik Materyalizm, Dünya devrimi, Emek gücü, Emperyalizm, Frankfurt OkuluAsgari ücret veya minimum ücret, yasal bakımdan işçilere ödenebilecek en düşük seviyedir; işçilerin belirlenen sınırın altında emeğini satamayacaklarını...
Asgari ücret, 1, 2, 2007, Anayasa, Ekonomi, Giyim, Gün, Gıda, Kültür, SağlıkTürkiye'de asgari ücret, Türkiye'de bir işçinin kanunca 30 gün üzerinden minimum alması gereken brüt maaştır. Asgari ücretin günlük olarak belirlenmesi...
Ücret endekslemesi veya Eşel mobil sistem, ücretli ve maaşlıları, hayat pahalılığı karşısında korumak amacıyla fiyat artışlarıyla doğru orantılı olarak...
çağrılarak alınan taksi, arabası olmayanlar için kolaylık sağlar. Taksiye binmenin belirli bir ücreti vardır. Bu ücret de taksimetre yardımıyla belirlenir....
kölelik ya da maaşlı kölelik, kişilerin yaşamlarını sürdürmek için belli bir ücret karşılığı çalışmak zorunda olması durumunda kullanılan bir terimdir. Kişi...
konuşmada ise genellikle fiziksel emek harcayan ve bunun için belirli bir ücret alan kişiler kastedilir. Terimin kullanımı coğrafyaya ve o dildeki popüler...
Otel, belirli bir ücret karşılığında yolcu ve turistlere konaklama ve yemek hizmeti veren tesis. Otel sözcüğünün Latince kimsesizler ve yolcular için...