İmam-ı Şafii'nin (Hicri 150 (MS.767), Gazze - Hicri 204 (MS.820), Kahire) kendi usulüne göre şer'i delillerden çıkardığı hükümlere ve gösterdiği yola Şafii Mezhebi denir. Ehl-i sünnet itikadında olan müslümanlardan, amellerini yani ibadet ve işlerini, bu mezhebin hükümlerine uyarak yapanlara Şafii denir. Şafiilik olarak da anılır. Şafii mezhebi dört büyük fıkıh mezhebinden birisidir.
Îtikadda inanılacak şeylerde mezheplere ayrılmaya izin verilmemiştir. İslamiyetin bildirdiği tek itikad vardır. Bu, Ehl-i sünnet vel-cemaat itikadıdır. Amelde, yapılacak işlerde ise ayrılığa izin verilmiştir. Onun için mezhep imamı müctehid alimler dinde hükmü açıkça bildirilmeyen şeyleri, açıkça bildirilenlere benzeterek hükümlerini ortaya çıkarmışlardır. Bu hükümler, onların ictihadlarıdır. Her müctehid alimin ictihadlarına o müctehidin mezhebi denir. Farklı ictihadlardan farklı mezhepler doğmuştur. Müctehidler arasındaki bu ayrılık Müslümanlar için rahmettir ve işlerinde kolaylıktır (Bkz. İctihad). Amelde diğer Ehl-i sünnet mezhepleri Hanefi, Maliki ve Hanbeli mezhepleridir.
Şafii mezhebinin kurucusu olan İmam-ı Şafii’nin asıl adı İmam-ı Ebu Abdullah Muhammed bin İdris’tir. Dedesinin dedesi Şafii, Kureyş kabilesinden ve Eshab-ı kiramdan olduğu için kendisi ve mezhebi Şafii adıyla meşhur olmuştur. Şafii’nin, dedesinin dedesi de Haşim bin Abd-i Menaf’tır. İmam-ı Şafii, büyük müctehid ve mezheb reisidir. 767 (H.150) senesinde Gazze şehrinde doğdu. 820 (H.201) yılında Mısır’da vefat etti. Karafe Kabristanındadır. İki yaşında, Medine’ye götürüldü. İmam-ı Malik’ten ders okudu.Yedi yaşında hafız oldu. Hadis, fıkıh, lügat ve edebiyatta çok yükseldi. Vera, takva ve her hareketinde salah, iyilik üzere olmasında, zamanında eşi yoktu. İmam-ı Ahmed bin Hanbel’in hocasıdır. 810 yılında Bağdat’a, 812’de Mekke’ye, 814’te Mısır’a geldi. Usul-i fıkıh ilmini ilk yazanlardandır. Hadis ilminde Sünen ve Müsned ve usul-i fıkıh ilminde Kitab-ül-Ümm usul-i fıkıh ilminde Er-Risale adlı eserleri çok kıymetlidir. (Bkz. İmam-ı Şafii)
Şafii mezhebindeki usul: İmam-ı Şafii’nin, talebelerinin ve kendisine süal soranların dini müşküllerini hallederken ortaya koyduğu ve takip ettiği usuller, Şafii mezhebinin temel kaideleri olmuştur. Bu mezhebin usulleri de, diğer bütün müctehidlerin usulüne benzemekle beraber, bazı farklılıkları da vardır.
Bütün müctehidler, bir işin nasıl yapılacağını Kur’an-ı kerimde açık olarak bulamazlarsa, hadis-i şeriflere bakarlar. Hadis-i şeriflerde de açıkça bulamazlarsa, bu iş için (icma) var ise, ona uyarlar. İcma, Eshab-ı kiramın ve onlardan sonra gelen Tabiin denilen alimlerin bir meseledeki sözbirliğine denir (Bkz. İcma). Bir işin nasıl yapılması lazım olduğu icma ile de bilinmezse, müctehidler kendileri kıyasta bulunarak ictihad ederler; meselenin dini hükmünü bildirirler. Kıyas, Kur’an-ı kerimde ve hadis-i şeriflerde, hakkında açık bir hüküm bulunmayan bir işi, açık hüküm bulunan diğer bir işe benzeterek hükme bağlamaktır. Buna ictihad denir. (Bkz. Kıyas)
İmam-ıŞafii, ictihadlarında, İmam-ı A’zam’ın kıyas işinde takip ettiği (Re’y yolu) ile, İmam-ı Malik’in takip ettiği (Rivayet yolu)’nu birleştirerek, ayrı bir ictihad yolu kurdu. İmam-ı Şafii, Medine-i münevverede oturan İmam-ı Malik’in sohbetlerinde bulunarak onun yolunu öğrendikten sonra, Bağdat tarafına gelerek, İmam-ı A’zam’ın talebesinden okuyup, bu iki yolu birleştirdi. Ayrı bir ictihad yolu kurdu. Kendisi çok beliğ, edib olduğundan, ayet-i kerimelerin ve hadis-i şeriflerin ifade tarzına bakıp kuvvetli bulduğu tarafa göre iş görürdü, iki tarafı kuvvetli bulmazsa, o zaman kıyas yoluyla ictihad ederdi.
Şafii mezhebinin alimleri ve yazılan eserler: Usul-i fıkıh ilmindeki meseleleri ilk defa tasnif edip, kitaba yazan İmam-ı Şafii’dir. Bu ilimdeki eserinin adı Er-Risale fil-Usul’dür. Kitab-ül-Ümm, Emali-i Kebir ve Fıkh-ul-Ekber adındaki eserleri, fıkıh ilmine ait olup, İmam-ı Şafii’nin ictihad ederek bildirdiği meseleleri içine alan yedi cilttirler. Hadis ilmine dair Kitab-üs-Sünen ve Müsned ile İhtilaf-ül-Hadis adındaki eserleri pek meşhurdur. Bunlardan başka Ahkam-ul-Kur’an, El-Mevaris, Edeb-ül-Kadi, Fedail-i Kureyş, İsbat-ün-Nübüvve ver-Redd-i Alel Berahime, Mebsut ve Muhtasar adında eserleri de vardır.
İmam-ı Şafii’nin ilim sohbetlerinde ve derslerinde bulunarak yetişen alimlerden başlıcaları Hanbeli mezhebi reisi İmam-ı Ahmed bin Hanbel, İshak bin Raheveyh, Ez-Za’ferani, Ebu Sevr İbrahim bin Halid, Ebu İbrahim-i Müzeni, Rebi bin Süleyman-ı Muradi,... gibi yüksek alimlerdir. Daha sonraki asırlarda Şafii mezhebinde yetişmiş meşhur alimlerden bazıları şunlardır: Hadis alimlerinden İmam-ı Nesai, kelam (akaid) alimlerinden Ebü’l-Hasan-ı Eş’ari, İmam-ı Maverdi, İmam-ı Nevevi, İmam-ül-Haremeyn Abdülmelik bin Abdullah, İmam-ı Gazali, İbn-i Hacer-i Mekki...
İmam-ı Nesai’nin Sünen’i meşhurdur. İmam-ı Eş’ari, Ehl-i sünnet itikadının iki imamından birisidir. Hocalarının zinciri İmam-ı Şafii’ye ulaşır. İmam-ı Maverdi’nin Ahkam-üs-Sultaniyye ve El-Havi adlı fıkıh ilmine ait eseleri çok kıymetlidir. İmam-ı Nevevi çok kitap yazmış olup, Minhac-üt-Talibin adlı eseri meşhurdur. İbn-i Hacer-i Mekki’nin fetvaları ve Savaık kitabı, Minhac şerhi olan Tuhfe’si ve Zevacir’i çok kıymetlidir. Hayrat-ül-Hisan adındaki eseri de kıymetlidir. İmam-ı Gazali’nin eserleriyse pekçoktur. 75’ten fazla kitabı vardır. Ömrünün her gününe 18 sayfa düşmektedir. En meşhurları İhya-ü Ulumiddin, Kimya-i Seadet, Eyyühel-Veled’dir. (Bkz. İmam-ı Gazali)
Mezhebin yayılması: Hanefi mezhebinden sonra en çok Şafii mezhebi yayılmıştır. İmam-ı Şafii daha hayattayken, Harameyn (yani Mekke-i mükerreme ve Medine-i münevvere) ve Filistin’de yaşayan Müslümanlar arasında tamamen bu mezhep yayıldı. Şimdi de Şafiiler; Mısır’da, Doğu ve Güneydoğu Anadolu’da, Arabistan’da ve Dağıstan’da yaşayan Müslümanlar arasında çoktur.
Şafii Mezhebine Bağlı Bilginlerden Bazıları
Hadis bilginlerinden İmam-ı Nesai, kelam (akaid) bilginlerinden Ebul-Hasen-i Eşari, İmam-ı Maverdi, İmam-ı Nevevi, İmam-ül-Haremeyn Abdülmelik bin Abdullah, İmam-ı Gazali, İbni Hacer-i Mekki, Kaffal-ı Kebir, İbni Subki, İmam-ı Suyuti v.b.İmam-ı Nesai'nin "Sünen"i meşhurdur, İmam-ı Eşari, Ehl-i sünnetin itikaddaki iki imamından birisidir. Hocalarının zinciri İmam-ı Şafii'ye ulaşır.
misafir - 9 yıl önce