Kosova`ya tarih öncesi dönemlerde yerleşen ilk Hint-Avrupa halkları İlliryalılar ve Traklardı. 6. yüzyılın sonlarında Slavlar Kosova`ya yerleştiler. 850-1018 yılları arasında Kosova Tuna Bulgar Hanlığı`nın bir parçası oldu. 13. yüzyılda Sırpların, 14. yüzyılda ise Osmanlıların eline geçti. I. Balkan Savaşı`ndan sonra Yugoslavya Krallığı`na dahil edilen Kosova 1992 yılında Yugoslavya`nın parçalanmasından sonra Sırbistan`ın sınırları içinde kaldı. Ancak Sırbistan hükümeti nüfusunun çoğunluğu Arnavut kökenli olan Kosova halkının özerkliğini tanımadı. 1990lı yıllarda Sırbistan hükümeti ve Kosovalı Arnavutlar arasında bir çok şiddet olayları yaşandı. Kosova 1999 yılında NATO tarafından yapılan Kosova Operasyonu sonrasında özerklik kazandı. Kosova, ABD, AET, Sırbistan ve Rusya arasında Kosova`nın statüsü konusunda yapılan görüşmelerin çıkmaza girmesi üzerine Kosova 17 Şubat 2008 tarihinde bağımsızlığını ilan etti.
İlk Çağ
Roma İmparatorluğu döneminde Kosova`nın ismi Dardania`ydı. Günümüzde Kosova`da Dardanlara ait birçok kalıntıya rastlanmaktadır. Kosova`da yaşayan Arnavutların Dardanlardan (İlirya) geldiklerinin en güçlü kanıtı; insan yapısı, aynı kültür ve dilin konuşulmasıdır. Dil zaman geçtikçe değişmiştir ancak aynı dilbilgisi kuralları içermektedir. Arnavutça kelimelerin çoğu İlirya`da konuşan dilden kaynaklamaktadır. Bunun en güçlü kaynağı eski Yunan felsefecilerin kitaplarında - İlir diline ait pekçok kelimeyi kullanmasıdır. Dardanlar Kosova`nın bugünkü topraklarında yaşamaktaydı. Yapı olarak güçlü ve sert insanlar olarak izah ediliyorlar.Arnavut Ligası
ilk defa I. Murat zamanında 1389 yılında I. Kosova Savaşından sonra Osmanlı topraklarına katıldı. Ancak Yıldırım Beyazıt`ın 1402 yılında Ankara Savaşı`nda yenilmesi üzerine yaşanan Fetret Devri sırasında Kosova`daki Osmanlı yönetimi zayıfladı. 1444 yılının Mart ayında Arnavut ve Karadağ prenslikleri Balkanlar`daki Osmanlı yayılmasına karşı Arnavut Ligası (ya da Lezha Ligası veya siyasi birliği) denilen bir askeri savunma birliği oluşturdular. O zamanlar Venedik hakimiyetinde bir liman şehri olan Lezha (Alessio)`da bölgenin en önemli prenslikleri olan Thopia, Muzaka, Ballsha ve Crnojevic aileleri de bu birliğe kurdu katıldı. Arnavut Lezha Birliği`nin üyeleri olan prensler şunlardı: Lek Dukagjin, PjetÄ—r Shpata, Gjergj Ballsha, Karl Thopia, Theodor Muzaka, Stefan Crnojević, İskender Bey (Gjergj Kastrioti). Daha ufak diğer Kuzey Arnavut aşiretleri de bu birliğe katıldılar. Osmanlılar`a karşı mücadele için kendi aralarındaki anlaşmazlıkları bir tarafa bıraktılar. Arnavut Kruya Prensi Gjergj Kastrioti (İskender Bey) birliğin komutanlığına seçildi. Alınan siyasi kararlarda bütün birlik üyelerinin kabul etmesi şartı vardı. Birlik Venedik Cumhuriyeti tarafından da desteklendi.
1444`te İskender Bey Osmanlı ordusunu Torviol Ovası`nda yenmeyi başardı. Bundan sonraki iki yılda da Arnavut Birliği Osmanlılara karşı savaşlar kazandı. 1450`de Kruya`yı kuşatan Osmanlı birlikleri kuşatmayı kaldırmak zorunda kaldılar. 1451`de İskender Bey Napoli Krallığı ile bir ittifak kurdu. 1452`de Osmanlı ordusu Mokrica ve Meçadi`de Arnavut Birliği`ne yenildi. 1453`te İstanbul`un fethi üzerine Arnavutlar Napoli, Venedik, Papalık ve Macaristan Kralları`ndan maddi yardım almaya başladılar. 1462`ye kadar Arnavutlar her yıl Osmanlı ordusunu püskürtüyor, ama ertesi yıl Osmanlılar tekrar aynı güçle tekrardan geliyorlardı. 1460 ve 1463`te yapılan ateşkesler dışında Arnavut-Osmanlı savaşı hiç durmadan sürdü. 1462`de İskender Bey önemli bir şehir olan Ohrid`i almayı başardı. 1466`da Kruya`nın ikinci kuşatması da Arnavut Birliği`nce engellendi. Fakat aynı yıl Osmanlılar Shkumbin Vadisi`nde Elbasan Kalesi`ni kurmayı ve ilk kez Arnavutluk`ta kalıcı olmayı başardılar. 1467`de Kruya`nın üçüncü kuşatması da Arnavut Birliği`nce engellendi. 1468`e kadar İskender Bey`in 10.000 kişilik ordusu Osmanlı Orduları`nın sürekli saldırılarını başarıyla engellemeyi başardı.
1468 yılında İskender Bey`in ölümüyle Lezha Liga`sı zayıflamaya başladı. Venedik`in yardımıyla Kuzey Arnavutlar Osmanlılar`la mücadele etmeyi sürdürdüler, ancak Venedik yönetimindeki İşkodra 1479`da Osmanlılarca fetholununca, Arnavut direnişi sona ermese de zayıfladı. Bundan sonra Arnavutluk Osmanlı hakimiytine girdi.
Osmanlı Dönemi
1479-1912 arasında Kosova Osmanlı hakimiyetinde kaldı. Kosova`nın çok önemli Batı-Doğu ticaret yolları üzerinde bulunması nedeniyle, Osmanlı yönetimi Venedik`in de kontrolüne yakın olan Arnavutluk`un geri kalan bölgelerinin aksine Kosova`da yoğun bir devşirme-İslamlaştırma politikası Kosova`da uyguladı. 1877-1878 Osmanlı-Rus Savaşı sonrası bağımsızlıklarını kazanan Sırplar Kosova`da da hak iddia etmeye başladılar. Osmanlı Devletinin 1912 yılındaki I. Balkan Savaşı`nda yenik düşmesi üzerine KosovaYugoslavya Krallığı`nın bir parçası haline geldi.Yugoslavya Dönemi
II. Dünya Savaşı sırasında İtalya`nın Almanya`ya teslim olması üzerine Tito tarafından kurulan meclisçe 1945 yılında Yugoslavya Sosyalist Federal Cumhuriyeti ilan edildi ve monarşi yıkıldı. Bu olaydan sonra Kosova;Yugoslavya`ya bağlı bir eyalet statüsüne geçti.SSCB`nin çöküşü ile dağılmaya başlayan ülkeler arasına Yugoslavya da katıldı. Yugoslavya 1992 yılında eyaletlerinin bağımsızlığını ilan etmesi ile dağılmaya başladı. Hırvatistan, Bosna-Hersek, Slovenya,Makedonya bağımsızlığını ilan etti. Fakat Kosova Sırp baskısı ve askeri müdaheleler sonucunda tam bağımsızlığına kavuşamadı. 1995 yılında Sırp ordusu Kosova`ya girdi ve birçok sivilin öldürülmesine sebep oldu.
Bağımsızlık süreci
Bakınız|Kosova Operasyonu|Kosova`nın bağımsızlık bildirisine uluslararası tepkiler1991 yılında Yugoslavya`nın dağılması üzerine Kosova`daki yerel etnik Arnavut liderler tek taraflı bağımsızlık ilan etmelerine rağmen, 1990`lı yıllarda bağımsızlığı güvence altına almayı ve otonomiyi geri getirmeyi amaçlayan pasif direniş harekatı başarısız oldu. 1990`lı yılların ortasında, etnik Arnavut isyan harekatı, Kosova Kurtuluş Ordusu (Kosovo Liberation Army KKO veya KLA veya UÇK; Arnavutça: Ushtria Çlirimtare e Kosov), Sırp hedeflerine saldırmaya başladı. 1998 yılının yazında, Arnavutlar Sırp yönetimine karşı kitle protestolarına başladılar. Polis ve ordu kuvvetleri KLA`yı ezmek için gönderildi.
Kosova Arnavutlarına yapılan baskının devam etmesi üzerine, NATO, Kosova ve Sırbistan`nda bulunan hedeflere Mart 1999 tarihinde hava operasyonlarına başladı (Kosova Operasyonu). Aynı zamanda, Kosova Arnavutlarına karşı, Sırp güçleri tarafından etnik temizliğe başlandı. Yüzbinlerce mülteci Arnavutluk, Makedonya ve Karadağ`a kaçmaya başladı. Uluslararası Lahey Adalet Divanı araştırmalarında en az 2.000 cesede ulaştığını açıkladı. 11 haftalık NATO bombardımanından sonra, Miloseviç birliklerini ve polislerini geri çekmeye zorlandı. 750.000 Arnavut mülteci evlerine geri döndü. Bu bölgedeki Sırp nüfusun yarısına tekabül eden 100.000 Sırp evlerini terk etti. Birleşmiş Milletler, Kosova`nın bağımsızlık yada Sırp egemenliğinden birine dönene kadar bölgeyi kontrolü altına aldı.
öylece Kosova geniş ölçüde bir özerklik kazanmış oldu. Kosova temsilcileri ile ABD, AET, Sırbistan ve Rusya arasında Kosova`nın statüsü konusunda yapılan görüşmeler 8 yıl sürdü. Görüşmeler hiç bir sonuç vermeyince ABD, NATO ve AB Kosova`nın bağımsızlık düşüncesine desteklemeye başladılar. Nihayet 17 Şubat 2008 pazar günü Kosova meclisi tek taraflı olarak bağımsızlığını ilan etti.
Rusya, Yunanistan, Güney Kıbrıs Rum Kesimi,Sırbistan ve İspanya bağımsızlığa karşı çıkan devletlerdir. Güney Kıbrıs ve Yunanistan`ın bağımsızlığa karşı çıkma nedeni, Kosova`nın, KKTC için bir örnek olmasıdır. Rusya ise batılı devletlerin diğer yeni bağımsız olan ülkeleri (Abhazya, Güney Osetya, Kuzey Kıbrıs vb.) tanımadıkları için Kosova`nın bağımsızlığını bir çifte standart olarak görmektedir.
Avrupa konusu|tarihi