Her iki bölümün amir ve komutanı "Kaptan Paşa" idi. "Tersane Kethüdası" ve "Tersane Ağası" da deniz askerlerinin büyük rütbeli kişilerini meydana getirirdi. Sonraları "Kapudane-i Hümayun" adını alan birincisi Kaptan Paşa'nın muavini olup, ikincisi ise bunun yokluğunda vekalet ederdi.
Tersanede çalışan tersane halkı azablardan oluşurdu. Bunlar Reis, Odabaşı, Aşçıbaşı adlarında üç subayın komutasında bulunur, reise "gardiyan başı" da denirdi.
Azablar her biri beş altı kişiden oluşmak üzere birçok küçük ortalara bölünmüş bulunur, tersane nöbet beklemek, subayların filikalarını çalıştırmak, İzmit'ten kereste getirmek ve zindanda bulunan hükümlüleri muhafaza etmek gibi görevleri yerine getirir, bir kısmı da kalafatçılık yapardı. Azabların bir sınıfı da top ve humbara atışı gibi askeri eğitimler de yaptıklarından gerektiğinde bunlar aşağıda sayılacak savaş sınıfında da görev alırlardı.
Tersanede Tersane emini; tersane katibi, liman katibi, zindan katibi gibi bazı subaylar' da hizmet görürlerdi.
Osmanlı Donanması'nda rütbe (sınıf)
Komutanı "Kaptan Paşa" olarak adlandırılan deniz askerleri Tersane Halkı ile Harp Sınıfından oluşan Tersane Ocakları denen ocaktan oluşurdu. Tersane Kethüdası ve Tersane Ağası'da deniz askerlerinin büyük rütbeli komutanları idi. Sonraları Kapudane-i Hümayun adını alan birincisi Kaptan Paşa'nın yardımcısı, ikincisi ise yokluğunda vekalet eden komutan idi.Deniz askerinin harp sınıfı;
* 1. Levendler
* 2. Tımar ve zeamet kişileri
* 3. Tayfalar
* 4. Forsalar
dan oluşurdu. 17. yüzyıl sonunda bunlara "kalyoncu" adıyla bir sınıf daha eklenmiştir.
Osmanlı kıyılarında bulunan bazı sancaklardan "Kaptan Paşa Eyaleti" adıyla meydana getirilen eyalette, yöresel asayişi sağlamak için, diğer eyaletlerdeki "Yerli Kulu" askerlerine benzer, sancak beyleri tarafından kullanılan askerlere "Levend" adı verilmişti. Bunlar gereğinde savaş gemilerine Tüfekçi erleri olarak yani silah taşıyarak katılırlardı. Levendler arasında rumlar da çalıştırıldığından, bunlara da "Levend-i Rumi" denirdi.
Kaptan Paşa eyaleti de öteki eyaletler gibi, has, zeamet ve tımar'a bölündüğünden, Padişah Donanmasının hareketi halinde adı geçen eyaletlerin zeamet ve tımar sahipleri ile bunların yasal olarak çıkarmağa zorunlu oldukları "Cebelu" lar da silahlandırılmış olarak padişah donanmasına katılırlardı.
Her savaş gemisinin deniz hizmeti, "Tayfa" adıyla 20-30 kişiye verilmişti. Tayfalara "Oda Başı" adında bir subay komuta ederdi. Savaş gemilerinin büyük kısmı küreklede hareket ettirildiklerinden, çoğunlukla suçlu ve esirlerden oluşan Forsa lar kürekçilik görevini yaparlardı. Her gemide bu forsa lar Gardiyan başı adında bir subayın gözetiminde bulunurlardı.
Tutsaklar arasında en kıdemlisine reis adı verilir, O da geminin kılavuzluk işini görür, dümene de bakardı. Akdenizde özellikle Adalar Denizinde kıyıların doğal oluşumlarından dolayı fırtınalı havalarda sığınabilecek birçok yerler bulunduğundan, Osmanlılar rüzgarın esintisine uymaya zorunlu olmayarak kendileri her an denize egemen olabilmek için kürekle yüzen küçük gemilere daha ziyade önem vermişlerdir. Fakat sonraları büyük gemilerin gerekliliğini kavramışlardır. Tam arma ve yelkenli olan bu gibi büyük gemilerin manevrası silah fenninde özel maharet istediğinden, kalyon adıyla inşa olunan büyük gemiler için kalyoncu adiyle bir sınıf gemici askeri daha kurulmuştur.
Donanma, Kaptan Paşa'nın emir ve komutasında olarak denize açıldığı zaman onu meydana getiren fırka ve filoların emir ve komutası beylerbeyi ve sancak beylerine aitti. Başlangıçta bu gibi komutanların başkaca adları yoktu.
Sonraları fırka ve filo komutanlarına patrona ve piyale denilmeye başlanmıştır. Bu adlar da denizcilikte rütbe sırasına geçmiştir ki, bugün birincisine Ferik, ikincisine Liva denilmektedir.
Beylik Dönemi
1070'li yıllarda Anadolu'da Türk Denizciliği'nin ilk ismi Çaka Bey İzmir'de donanmasını kurmuş, daha sonra ise kızını Kılıçarslan ile evlendirmiştir. Osmanlı Devleti'nin denizcilikle ilgilenmeye başlaması İzmit ve Gemlik taraflarının, daha sonra da Karesi ilinin alınması ile başlamaktadır. Karesi Beyliği gemilerinden faydalanılarak, Rumeli'ye geçen Osmanlı, 1390 yılında Gelibolu'da önemli bir tersane yapmıştır. Saruhan, Aydın ve Menteşe beylikleri gibi denizde kıyısı olan beylikler, Osmanlı Devleti'nin idaresine girince, onların tersanelerinden de istifade edilmişti.İmparatorluk Dönemi
Yıldırım Bayezid zamanında büyük bir gelişme gösteren Osmanlı donanması, Sakız ve Eğriboz adaları ile Yunanistan'ın doğusuna akınlarda bulunmuştu. Fatih Sultan Mehmet istanbulu alıp, burayı Akdeniz'den gelecek bir tehlikeye karşı müdafaa için, Çanakkale Boğazı'nı tahkim ederken, donanmaya da önem verdi. Osmanlı Devleti, 27 Eylül 1538'de Barbaros Hayreddin Paşa'nın, Preveze Zaferi ile karadaki hakimiyetinin yanısıra deniz hakimiyetini de elde etmiştir.Dağılma Dönemi Osmanlı Donanması
İmparatorluk son dönemlerine gelirken özellikle Abdülaziz döneminde güçlenen Osmanlı donanması II. Abdülhamit döneminde gerekli ilgiyi görmüştür ve Dünyadaki İkinci ,Türkiyenin ise ilk denizaltı filosu kurulmuştur.İlk İki denizaltının birine "Abdülhamid" diğerine "Abdülmecid" isimleri verilmiştir.Daha detaylı bilgi için Dağılma Dönemi Osmanlı Donanması konu başlığına tıklayınız.
Savaş gemisi yapımı
Osmanlı savaş gemileri, Gelibolu ve İstanbul tersaneleri ile, ihtiyaç halinde Karadeniz, Marmara ve Akdeniz sahillerindeki birçok iskele ve mevkide yapılırdı. İstanbul Teknik Üniversitesi özellikle mühendislik alanında eğitim veren dünyanın ilk yüksek öğretim kurumu kuruldu.(Mühendishane-i Bahr-i Hümayun - Deniz Harp Okulu'nun ilk ismidir sonradan Teknik Üniversite burdan doğmuştur).Osmanlı Donanmasının bölümleri (Filolar)
* Merkez
* Hint Donanması
* Süveyş Donanması
* Basra Donanması
* Karadeniz Donanması
* Akdeniz Donanması
Osmanlı Devleti'nin katıldığı deniz savaşları
*İstanbul'un fethi
- Sapienza Deniz Savaşı
- Preveze Deniz Savaşı
- Cerbe Deniz Savaşı
- Kıbrıs Savaşı
- İnebahtı Deniz Savaşı
- Koyun Adaları Savaşı
- Çeşme Faciası
- Navarin Deniz Savaşı
- Çanakkale Deniz Savaşları
Ünlü Osmanlı Denizcileri (Amiralleri)
- Gedik Ahmet Paşa
- Oruç Reis
- Salih Reis
- Gedik Ahmet Paşa
- Seydi Ali Reis
- Kemal Reis
- Burak Reis
- Turgut Reis
- Barbaros Hayrettin Paşa
- Piyale Paşa
- Kılıç Ali Paşa
- Piri Reis
- Cezayirli Gazi Hasan Paşa
- Küçük Hüseyin Paşa
- Mezomorto Hüseyin Paşa
ashleybrowning - 11 ay önce